Zamanın hakiki fatihleri, istikbali o kadar susamışlardır ki gözlerindeki sonsuzluk adesesi önünde bazen bin sene evvelki hâdiseyi bugüne yapışık, bazen de bugüne ait bir meseleyi bin sene geride görürler !.
Din, edeb demektir… Edeb; hadlere riayet… Hadlere riayet; haya ve hicâb… Haya ve hicâb; örtü ve perde… Örtü ve perde; tecrit… Tecrit hakikatinde; nizâm… İslâm baştanbaşa nizâm demektir !..
Pratikte Büyük Doğu davasını kalem kalem göstermeye ne imkân, ne de lüzum vardır.
Her şey, bu davanın ruh tohumunu ele alıp her sahada ağacını şekillendirmek ve yetiştirmekten ibarettir.