İdamın Günlüğü

Osman Balcıgil

İdamın Günlüğü Quotes

You can find İdamın Günlüğü quotes, İdamın Günlüğü book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Şafak Türküsü...
Şafak Türküsü'nün yazarı Nevzat Çelik, bakın bir şiirinde annesiyle idam konusunu nasıl konuşuyor : gecenin kıyısında durmuşum kefenin cebi yok koynuma yıldız doldurmuşum koşun çocuklar çocuklar koşun sabah üstüme üstüme geliyor...
Bebekler dünyaya gözleri, elleri yumuk ve ağlayarak gelirler. Bunun nedeni dünyada kavga edeceklerini bilmeleridir. Ama insanlar ölürken elleri açık giderler. Bu insanın yapamadığı şeylere duydukları üzüntünün ifadesidir.
Reklam
Oğlumun idam aldığını bilmeden, bana 'suçlu olan asılsın' diyenler oldu. Tabii, insanları, idamlar gerçekleşirse rahat edeceklerine inandırdılar. Yani, ' Türkiye’nin meselelerini bu iki-üçyüz çocuğun üzerine yıkıverdiler. Bütün günah-vebal sanki onlarınmış gibi, her şey onlara mal edildi.
Erdal Eren Olayı...
Erdal Eren, gerçekleştirdiği iddaa edilen Zekeriya Önge'nin öldürülmesi olayının üzerinden henüz sadece kırksekiz gün geçmişti ki, idama mahkum edildi. Eren'in davası bir dönemin yargılanmaları hakkında fikir sahibi olmak isteyenler için son derece "iyi" bir örnek kuşkusuz. Daha da önemlisi, genel olarak idamların geri alınmaz bir cezalandırma biçimi olduğunu ifade etmeye imkan vermesi... Onsekiz yaşında olduğu da kuşkulu olan bu genç idamından bir kaç saat önce yazdığı mektupta, annesi ve babasına, kendisine bu cezanın işlemediği bir suçtan dolayı verildiğini anlatıyor, onlara " Bununla amaçlanan insanlara gözdağı vermektir." diye sesleniyordu.
"Geleceğe dair konuşacak bir şeyleri olmadığından geçmişi konuştular."
Kelimelerin Tükendiği Yer...
Tahsin Bey evinde bir parça bile ip görmeye tahammül edemeyen bir baba : " Her türlü ipten nefret ediyorum artık. Biliyorum, akıl dışı bir şey bu. Ama öyle. İp görmeye tahammül edemiyorum. Dikiş ipinden, çamaşır ipine kadar, bütün ipler bana idamı hatırlatıyor. Nerede bir ip görsem, oğlum bir ipin ucunda sallanıyormuş gibi geliyor bana. "
Reklam
" İnsanlar nasıl unuttular 1980'den önce olup bitenleri? Ekonomik ve sosyal bir kriz vardı. Silah kaçakçıları, gençleri birbirine düşüren politikacılar, daha neler neler vardı. Nasıl unuttu da bu toplum bunları, şimdi sadece bizim çocuklarımızın suçlu olduğunu düşünüyor. Anlaşılması güç bir şey bu. Çözülmesi zor bir bilmece bu."
İdam ve Ölüm Farklı Şeyler...
" Ölüm aslında laf olarak o kadar fena bir şey değil. Etrafınızda pek çok insan ölüyor. Anneniz, babanız, kardeşleriniz, hatta çocuklarınız ölüyor. Sonunda ölünüyor yani. Erken ya da geç. Ama bu 'idam' başka birşey. Yani aslında biliyorsunuz ki, oğlunuz sağ. Bir yerde sağ olarak duruyor. Sonra birisi çıkıyor ve oğlunuzun idamını istiyor. İşte bu farklı bir şey. Yani birileri sizin oğlunuzu öldürmek istiyor. Bunu öğrenmek feci bir şey. Yani, hasta olan oğlunuzun ölmesi, yaşlı olan babanızın ölmesi gibi düşünemiyorsunuz o zaman ölümü. "
Söyleyecek daha ne çok lafı vardı aslında. Ama, bir zamandır susuyordu Gülizar Hanım. Laflar, gelip gelip boğazında düğümleniyordu epeydir. Bu kez de öyle oldu. Cümlesini tamamlamadı ve sustu. (...) Çocuklarını görebildikleri zamanlar da durumları pek iyi sayılmadı ya! O zamanlar da hiç biri iyi görmedi çocuğunu. Zaten, bir çocuk, bir anneye ya da babaya, dört kat kirli camın arkasından nasıl iyi görünebilirdi ki? Üstelik, işin sonunda bir de idam edilme ihtimali varsa!
Reklam
Bir çocuk, anneye ya da babaya, dört kat kirli camın arkasından nasıl iyi görünebilirdi ki? Üstelik, işin sonunda bir de idam edilme ihtimali varsa!
Sayfa 23 - Onur yayıneviKitabı okudu
Yaşamak bir türkuyse, bunu, bu türküyü en güzel biçimiyle söylemeye çalıştım. Zafer şarkısının söylendiği günlerde gelecek. Kısa da olsa onurlu yasamanin yolunu sectigim için mutlu gidiyorum... Hıdır Aslan 25.10.1984 saat:6.25 infaz edildi. Ve son mektubundan bir kesitti...
“İnsanın yanılmazlığını görebildiğim güne kadar, idam cezasının kaldırılmasını isteyeceğim.” La Fayette
Çocuğu idamla yargılanan her anne baba için, infaz kabus demektir. Gazetelerde okudukları infaz haberleri çocuğu idamla yargılanan anne ve babaları her defasında kendi oğullarını kaybetmiş gibi sarsar. Bir infaz haberi aldıklarında henüz kendi çocuklarının mahkemelerinin sürüyor olması, işin daha Yargıtay ve Meclis safhalarının da bulunması bu insanları oyalamaz. O an hepsine, ipin ucunda sallanan sanki kendi çocuklarıymış gibi gelir.
Sayfa 55 - Onur YayınlarıKitabı okudu
28 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.