İdeal biçim bir şeyin biçimidir, ancak insanın dinamik yaşam etkinliğinin bir biçimi, erekleri ve gereksinimleri olarak insanın içindedir, dolayısıyla da biçimi olduğu o şeyin dışındadır. Çevirerek söylenirse, insanın dinamik yaşam etkinliğinin bir biçimidir, ancak insandan ve insanlıktan bağımsız biçimde var olanlar dahil, başka bir şeyi temsil
Bütün eylem biçimleri gibi, düşünmek de özünde çelişkilidir. Düşünmenin bu çelişkili doğası, düşünce ile varlığın diyalektik bir birlik, özgül tarihsel insani etkinlikle dolayımlanan bir karşıtlar birliği oluşturması olgusunda ortaya çıkar.
Emek sürecinde insan doğal bir varlık olarak kalırken, hem dışsal nesneleri hem de (bunu yaparken) bizzat kendi "doğal" bedeninin dönüştürür; (kendi sinir sistemi ve bu sistemin merkezi olan beyni dahil) doğal maddeyi biçimlendirir ve kendi ereksel yaşam etkinliğinin "aracına" ve "organına" dönüştürür. Bu nedenle de
Kavram, düşünme ve gerçeklik arasında varsayılan bütün gedikleri dolduran insan etkinliğinin özgül, tarihsel bir aracıdır. Praksis, nesne güdümlü insan eylemi, düşünce (kavram) ve şey (nesne) arasındaki orta terimdir.
İdeal, yalnızca iki karşıt "başkalaşımın" karşılıklı deviminde -etkinlik biçimleriyle şeylerin biçimlerinin diyalektik çelişkili karşılıklı dönüşümlerinde- vardır.
Bundan dolayı, şeylerin ideallikleri sorununu bir tek diyalektik materyalizm çözebilmiştir.