İNSAF EDİN! BÜTÜN SORUMLULUKLARI, İÇİNDE BULUNDUĞUMUZ ORTAMA VE DIŞ KUVVETLERE YÜKLEYİVERMEK SURETİYLE EKSİKLERİMİZİ VE YANLIŞLIKLARIMIZI BAYAĞI HAKLI ÇIKARABİLİYORUZ.
...itiraf edelim ki şu anki durumdan, İslâmın ve müslümanların bugünkü durumundan sorumlu olanlar bizleriz asıl, yani biz müslümanlar.
Kısır bilgimize -aslında zır cahilliğimize kayıtsızlığımıza, imkan ve kapasitelerimizin zavallılığına, fedakarlıklarımızın acınacak haldeki bayağılığına şöyle bir bakın Sonra söyleyin ve itiraf edin: Gerçekten bizler, çoğu zaman, imkân ve samimiyetimizin değil de, hirs ve ihtiraslarımızın boyunduruğu altında mıyız, değil miyiz?..
Bu basit cümleciği Avrupalı'nın ağzına tıkamak suretiyle, Abdullah Nedim, gerçekliğin ve öz itibariyle sağlamlığının karşısına günlük yaşantı plânında etkiliyi ve modayı çıkarmak, dış görünüşteki etkililiği otantikliğin» aynıymış gibi göstermekten ibaret «aldatmacayı belirtmek ve çırıl çıplak bir şekilde ortaya koy maktan çok daha olağanüstü bir gerçeğe parmak basmıştır. Abdullah Nedim, «sivil bir emperyalizme veya dinî bir propagandaya ve ilhamını yayılma'dan alan herhangi bir faaliyete giriştiğinde», Avrupa'nın, çağdaş dünyada geçerli gibi görüneni, öz itibariyle sağlam olan gerçeğe karşı delil olarak kullandığını zaten yakinen biliyordu.
Sömürge edilebilir durumdaysak mutlaka sömürge haline getirileceğiz
Malik Bin Nebi, vatandaşlarının pek çoğu gibi sömürgeci nizama başkaldırmış biriydi. Fakat onun takındığı tavır, Malraux'nun `yüce bir değeri haiz değildir` dediği basit bir nefretle kalmıyordu. Malik Bin Nebi'ye göre sömürgecilik, bir başka vakıanın neticesinden başka bir şey değildi: Sömürge edilebilir olma. Sömürge edilebilir durumdaysak mutlaka sömürge haline getirileceğizdir. Sömürge edilebilir durumdan yakamızı kurtardığımız an sömürge olmaktan kurtulmuşuz demektir.»
Vasıta ve imkânları meydana getiren fikirdir, yoksa vasıta ve imkânlar fikirleri doğurmazlar. Değiştirmenin yolu da topluma yönetici fikirler sunmaktır.
Ölüm uykusuna yatmış milletlerin tarihleri yoktur. Olsa olsa, mitolojik zorbaların veya kahramanların büyüleyici çehrelerinin cirit attığı kâbusları veya rüyaları vardır