Değişik disiplinlerden bazı araştırmacılar ve bilginler İslam ve Batı'nın çevreyi algılamalarında derin farklılıklar olduğunu kanıtlamaya girişmişlerdir. Son zamanlarda artık şunu daha iyi biliyoruz ki, iki büyük coğrafya olan Doğu ve Batı arasındaki farklılıkların ötesinde, birbirine komşu en küçük iki yerleşim arasında da farklılıklar bulunmaktadır. İslam ve Batı gibi son derece geniş ve müphem iki çevrenin ve çevre algılamasının varlığından söz edildiğinde, bu iki kavramın müphemliklerini ortadan kaldırmak için "ontolojik bilinçlilik" en uygun kalkış noktası olabilir. Dünyayı farklı okuyan ve anlamlandıran zihniyetlerin çevre algılamalarının da farklı olacağı kuşkusuzdur.
"Mimaride en önemli husus eğitim, en az önemli husus ise malzemedir. Mimari eser, kültür ve mimarlık eğitimi mevcutsa her türlü malzemeyle yapılabilir" / Turgut Cansever
Dünyayı korumak için genç nesiller yeni bir bakış açısı getiriyor. Fakat doğayı doğa olarak korumak insanın ilk vazifesi ise, doğayı güzelleştirerek insanın doğayla bütünleşmesini sağlamak da kaçınılmaz ikinci vazifesidir. Sanıyorum ki, bu olmadan iktisat da yapılamaz, politika da.