' Dağda bulunan bir su membaının köye kadar gelebilmesi için, köye kadar uzanan birbirlerine ekli su künkleri gerekir.Bu künklerden biri eksik olduğunda nasıl köye su ulaşamıyorsa tıpkı bunun gibi meşayih silsilesinden biri düştüğünde de 'Feyz-i İlahi' kişinin kalbine ulaşmaz.'...
25 Kasım 1925'te kabul edilen yasaya göre Türk milletinin "umumî serpuşu"nun şapka olduğu resmen ilan edildi..... ihtiyacı karşılayabilmek için devletin son üç yılda yaptığı ihracatından daha yüksek bir meblağ ödenerek İtalya'dan şapka getirtildi. şapkalar ellişer lira bedelle (ortalama bir memur maaşının iki katı) ve bir yıla yayılan taksitlerle bütün memurlara satıldı.... Dünya tarihinde bir ilk gerçekleşiyordu;kanunla bütün millete şapka giydiriliyordu.!
Ali Haydar efendi (rahimehullah), kendini ziyarete gelen bir hocaya şöyle demiştir:" Mahrem ol da sana peçeyi kaldırsınlar."Muhatabı bunun ne demek olduğunu sorunca şöyle demiştir:"Nasıl ki bir hanımın damadı olduğunda, hanım sana peçeyi kaldırıyor, tıpkı bunun gibi hakikatin de mahremliği vardır.Hakikate yabancı kalırsan Cenab-ı Hakk'ın esma ve sıfat perdeleri açılmaz;sende ilim diye yalnız sahifelerin üzerindeki 'siyah çizgiler'le avunursun."
Buyurur ki:"Allah CC Rasûlü'nün (s.a.v.) mübarek kabirlerinden aldığım tozları vefat ettiğimde gözlerime serin,"
Bu haliyle sanki Mevlana'nın şu mısralarını şerh etmektedir:
MEN BENDE-İ KUR'AN'EM EĞER CAN DÂREM
MEN HÂK-İ REH-İ MUHAMMED MUHTÂREM
-Ben sağ olduğum müddetçe Kur'an'ın bendesiyim.
Ben Muhammed Muhtar'ın (s.a.v.) yolunun tozuyum.
.....
Ali Haydar efendi rahimehullah Fetih süresini okuyor ve mutat sayıya delalet etsin diye her okuyuşunda karyolaya bir çizik atıyor; Atıf Hoca rahimehullah ise sekiz sahife olarak yazdığı müdafaanesini elinde büzmüş bekliyordu.Ali Haydar efendi rahimehullah:
'Atıf efendi! Rüyamda şeyhimi gördüm, bana 33 defa Fetih süresini okumamı işaret buyurdular, bu vesileyle - inşaallah- halâs bulacağımı telkin ettiler.Siz de okuyun. Hakkınızda talep edilen mahkumiyet Allah'ın izniyle kalkar.'
-Atıf Efendi:' Ben de Kâinatın Efendisi'ni (s.a.v.) gördüm.Bana , ' yanıma gelmek dururken ne diye müdafaa karalamakla uğraşıyorsun?' dedi." ....