Hayır işleyen sırtındaki yükten kurtulmak için bir başka insanı aracı kılar. Bu bir sadaka ilişkisidir. Veren karşılığında bir şey almaz… Alan ise günah borcunun üzerine yüklendiği kişidir ve bunu geri ödeyemez…
İlkel toplumların ihtiyaçları ne geçimliktir, ne de doğaldır…doğayla mücadele etmez…var olanın bolluğuyla yaşar. Bolluk saplantısı altında üretimin esiri olmayı reddeder.