Parfümünü içime çektim ve şelaleler hayal ettim, ormanlar hayal ettim, cins köpeklere küçük karaca parçaları attığımı hayal ettim, bulutlar kadar yumuşak mobilyalar ve bir daha asla çalar saatin sesine uyanmamayı hayal ettim.
sözcükler geldiler ve gittiler,
oturuyorum, hastayım.
telefon çalıyor, kediler uyuyor,
Linda elektrikli süpürgeyle temizlik yapıyor.
ben yaşamayı bekliyorum,
ölmeyi bekliyorum.
İnsanlarla sorunum var, bu kadar basit. Hayvanları çok severim. Yalan söylemezler, sana nadiren saldırırlar. Bazen kurnazlığa baş vururlar, ama o kadar olur.
Çok tuhaftı her şey. Bugüne kadar birlikte olduğu kadınların neredeyse hepsi ya akıl hastanesinde yatmışlardı ya da ailelerinden bir deli, hapishanede ağabeyleri, intihar etmiş bir kız kardeşleri falan vardı. Harry mıknatıs gibi çekerdi öylelerini.