Ah, narin duygular, kulağı okşayan sesler, iç dünyanın şefkati ve huzuru, aşkın ilk ihtirasının kalbi eriten sevinci, neredesiniz, gerçekten neredesiniz
O günden sonra tutkum başladı. O zaman yaşadığım şeyi hatırlıyorum da, bir insanın ilk resmi görevine atandığında hissetmesi gereken şeye benziyordu. Basit bir genç adam değildim artık; aşık biriydim
Bir eşik var önümde Gerçekliği ebediyetten ayıran Duruyorum karşısında. Gözlerim boşuna Ardını görmeye çabalıyor. Bizi bekleyen Her şey puslara gömülü orada... Ah, o gizin anlamını bir tahmin edebilsem, Bu bilgi için bildiklerimi feda ederdim.