Ali Demirsoy'un kendi alanı olmamasına rağmen en az Carl Sagan'ın kitapları kadar heyecan yarattı ben de. Evrenin evrimi ve geleceği hakkında bilgi edinmek veya diğer galaksilere yolculuk yapıp, farklı gezegenlerde yaşayabilmenin mümkün olup olmadığı gibi durumları merak ediyorsanız okuyabilirsiniz. Ben çok beğendim.
Pozitif bilimler dışında Evren'i şekillendirmeye çalışmak;çok defa, toplumların, geriye dönüşü çok zor olan bağnazlıkların içine sürüklenmesine, pozitif bilimlerden uzaklaşmasına ve doğaya yabancılaşmasına neden olur.
Evrim tartışmaları çoğunlukla, yaradılışçıların ondan önce ne vardı diyerek, Evren'in oluşumunu bir Tanrı varlığına götürme çabasıdır. Eğer her şeyi yaratan bir Tanrı'ya ulaşırsanız, artık gerisini araştırmanıza ve merak etmenize gerek kalmamıştır. Rahat uyuyabilirsiniz. Çünkü düşünen her insanı çıldırtan bir soru var? Daha önce ne vardı. Big-Bang yeterli olmuyor. Burada anlatmaya çalışacağımız önce ve sonra kavramları Big-Bang ile ortaya çıktı. Belli ki Evren hep vardı; hiçbir zaman yaratılmadı. Siz zaman için bir baş ve bir son arıyorsunuz eski deyimle nafile arıyorsunuz. O parametre de Big-Bang ile birlikte ortaya çıktı. Big-Bang'den önce zaman parametresi oluşmadığından böyle bir tanımı ya da kavramı Evren'in oluşumu için kullanamazsınız. O, hep var.
Evren yaratılmamıştır; hep vardı; hep var olan bir şeyin yaratılmasını kurgulamak da anlamsızdır. Evren'deki tüm mimari, özünde Evren'in enerji düzeyinin değişimi ile ilgilidir.
Evrim eğitiminden geçenler her yerde ve her konuda sorgulama; akıl ve bilim dışı şeyleri akıl süzgecinden geçirme alışkanlığı kazanıyordu. Bu davranış, akıl dışı imparatorluk kurmuş büyük bir kitle için tehlikeliydi; çünkü o güne kadar düşünmeden biat eden tabaasına düşünmeyi, akıl yürütmeyi öğretiyordu; yerine göre tabulara karşı çıkmayı öğütlüyordu. Halk deyimi ile '' eski köye yeni adet getiriyordu''. İnsanların zihni ve gözü açılıyor, ben de varım demeyi öğretiyordu.
Evrim Kuramı (İçerisindeki öğeler tümüyle değişse bile, Evrim değişimi inceleyen bir bilim dalı olduğundan kuramın kendisi anlam bakımından değişmez.) Bunların dışındaki her şey değişmeye adaydır. Çünkü mimarisini her an değiştiren bir Evren'de bazı şeylerin değişmeden kalabileceğini savunmak mantık dışıdır. Buna inançlarımız ve tanımlarımız da dahildir. Dolayısıyla Evrim sadece maddi dünyayı incelemeyi öğreten bir bilim dalı değil, aynı zamanda sosyal olayları da anlamayı kolaylaştıran bir öğretidir. Bu bilinçten yoksun olan herkes er ya da geç kendini bir çıkmazın içinde bulacaktır.
Bu kitap size ne öğretecek? Öncelikle inorganik evrimi ve evrensel yapının değişim öyküsünü.
Evren'in bir patlama ile Newton Yasaları eşliğinde oluştuğunu biliyoruz. İlk çıkan malzeme şu an 280.000 km/s hızla uzaklaşırken, daha geç çıkan malzemeler daha düşük hızlarla ayrıldığından her an Evren bir bütün olarak genişlerken, içindeki malzeme de bu hız farkı nedeniyle birbirinden ayrılmaktadır. Yani birim başına düşen madde miktarı azalmakta ve kütle çekimine bağlı olarak da zaman genişlemektedir. Bu nedenle geleceğe doğru yol almaktayız. Geleceğe doğru yol almak isteyenlere tavsiye ediyorum.
Dünya evrimleşmeye en büyük kanıttır. Dünya'da en ilkelden en gelişmişe kadar canlıların tümü, bu dünyanın koşullarında evrimleşerek bugünkü durumlarına gelmişlerdir. Ne uzaydan gelmiştir ne de başka bir yerden inmiştir. En küçük bir molekülün yapılışından ve en basit organın işleyişinden bile bunu anlamak mümkündür. Canlılık her şeyiyle ; molekülüyle, duyu organlarıyla, dokusuyla ve duyusal yanlarıyla bu Dünya'nın çocuklarıdır. Uzay çalışmalarının tümü, Dünya'daki evrimleşmeye çok güçlü kanıtlar sağlamaktadır. Eğer başımızı dogma bataklığından çıkartıp da araştırabilir ve inceleyebilirsek.
Dinimizde Rab ya da Rabbim sözcüğü, Mısırlıların "Ra" yani Güneş Tanrı'sına verdikleri addır. Mısırlıların tapınmak için, Güneş'e Rab ya da Rabbim demeleri, daha sonraki dinlerde de aynen kullanılmıştır.