Saadet Devrini İzleyenler

İlk ve Büyük Halife Hz. Ebubekir (r.a.)

Ahmet Lütfi Kazancı

En Beğenilen İlk ve Büyük Halife Hz. Ebubekir (r.a.) Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen İlk ve Büyük Halife Hz. Ebubekir (r.a.) sözleri ve alıntılarını, en beğenilen İlk ve Büyük Halife Hz. Ebubekir (r.a.) kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Kişi sevdiği ile beraberdir."
Mayıs, 2014 | Buhari, Edeb, 95 (7/112); Müslim, Birr 165 (4/2034); Tirmizi, Zühd, 50 (4/596)
Ey Allah'ın Peygamberi, şükürler olsun ki bizler, Allah'tan utanan kimseleriz, demişler, Efendimiz (s.a.v) ise: -Hayır, mesele sizin anladığınız ve söylediğiniz gibi basit değildir. Allah'tan gerçek anlamıyla haya etmek (utanmak), başı ve başta bulunan organları haramlardan muhafaza etmek, karnı ve karındaki organları haramlardan muhafaza etmek ve âhireti, çürüyüp yok olmayı hatırda tutmaktır. Bunu yapan, dünyanın aldatıcı zinnetini terk eder, işte bunları gerçekleştiren de Allah'tan gereği gibi utanmış olur." buyurmuştu.
Sayfa 58 - Mayıs, 2014 | Tirmizi, Kıyame, 24, (4/637); Ahmed b. Hanbel, 1/287
Reklam
O gece yatağına girerken gönlü hep, Rasûlullah'tan duyduğu mübarek sözleri tekrarlamaktaydı, "İkra' bismi Rabbikellezî halak... Yaratan Rabbinin adıyla oku..." diyor, kendini ayrı bir âlemin tatlı akışına bırakıyordu.
Sayfa 24 - Mayıs, 2014
Ey Allah'ın kulları, şunu iyi bilesiniz ki siz, ne zaman sona ereceğini bilmediğiniz bir hayatı tamamlamak için sabah akşam yol almaktasınız. Eğer Allah'ın razı olacağı bir işi yaparken, hayatınızı sona erdirebilecekseniz hiç durmayın bunu yapın. Buna da ancak Allah'ın yardımıyla güç yetirebilirsiniz. O halde, hayat müddeti bitmeden iyi amellere koşunuz. Yoksa bu defa gevşekliğiniz sizi, fena amellere çeviriverir. Bazı topluluklar, ölüm başkalarına gelecekmiş gibi davrandılar. Onu umursamadılar, kendilerini unuttular. Onlar gibi olmamanızı tavsiye ederim. Vakit geçmeden, aklınızı başınıza toplayın. Çünkü sizin ardınızda, sizi yakalamaya pek hevesli, işini çabucak bitiren bir ölüm vardır. Ondan kurtuluş ise hiç yoktur. (...) Ve ey Allah'ın kulları, bir de sizden evvelkileri düşünün. Onlar dün nerede idiler, bugün neredeler?.. Yeryüzünü bir başka şekle sokan ve yüksek binalar diken meliklere ne oldu?.. Hepsi unutuldular. İsimleri bile hatıralardan silindi. Onlar bugün artık hiç dünyaya gelmemiş gibiler. "İşte, yaptıkları zulümler sebebiyle ıpıssız kalan yurtları." Onlar ise mezarların karanlıklarında çürüyüp gittiler. "Sen onlardan herhangi birini görebiliyor musun?... Yahut onlara ait bir fısıltı işitebiliyor musun?.." Nerede tanıdığınız arkadaşlarınız, dostlarınız?.. Onlar gittiler, önceden takdim ettikleri amelleriyle buluştular. Mutlu, ya da mutsuz oldular. (...) Şunu da bilesiniz ki, sonu cehennem olan hiçbir faydada hayır yoktur. Sonu cennet olan hiçbir zararda da şer yoktur. Böylece sözlerini bitiriyor, şahsım ve sizler için Allah'tan mağrifet niyaz ediyorum.
Sayfa 198 - Mayıs, 2014
Ey Eba Bekir, bizler Seyyidü'l - Enbiyâ Efendimiz (s.a.v)'in yanında bulunuyoruz. Cehennemden bahsediyor, cenneti anlatıyor. O derecede ki biz o âlemi gözümüzle görür gibi oluyoruz, sanki o âlemde yaşıyoruz. Resûlullah Efendimiz (s.a.v)den ayrıldığımızda ise eşimizle, çocuklarımızla, işimizle uğraşıyor, Efendimiz (s.a.v)'in anlattıklarından birçoğunu unutuyor, bir başka âleme dalıyoruz. Onun yanında bir türlü, yanında olmadığımız vakitlerde bir başka türlü oluyoruz. Bu duruma göre münafık olmaktan korkuyorum. -Ey Hanzala, yemin ederim ki bu senin anlattığın hayatı biz de aynen yaşıyoruz. Hz. Ebû Bekir'den duyduğu bu sözler Hanzala'ya bir ferahlık getirmedi. Resûlullah Efendimiz (s.a.v)'in en yakın arkadaşı da benim gibi ise endişe edecek bir durum olmamalı, diyemedi. -Ben halimi, Peygamber Efendimiz (s.a.v)e arzetmedikçe gönlüm rahata ermeyecek, dedi. -O halde, beraber gidelim. Gittiler, Hanzala, yine orada da münafık olduğunu söyledi. Hz. Ebû Bekir'e anlattıklarını Resûlullah Efendimiz (s.a.v)e de açık açık anlattı. Efendimiz, onun sözlerini sonuna kadar dinledi ve şu açıklamayı yaptı: "Ruhumu elinde bulunduran Allah'a yemin ederim ki, eğer benim yanımda ikenki halinizi devam ettirmiş olsanız yataklarınızda iken, yollarda gezerken melekler gelir ve sizinle tokalaşır, selâmlaşır, hâl hatır sorarlardı. Ama ey Hanzala, zaman zaman bu hal üzere olmaya gayret et. Ara sıra, vakit vakit..."
Sayfa 22 - Mayıs, 2014
İslamiyetten önce
Muhammed b. Abdullah'ı, ta çocukluk yıllarında tanıdı. Kendisinden iki yaş büyük olan bu ağabey arkadaşla, her zaman mutluluk duygularıyla hatırlayacağı bir dostluğun temelini attılar. O da kendisi gibi içkinin damlasını ağzına koymamış, pek yaygın olan zina ile hiç tanışmamış, putların karşısında hiçbir zaman eğilmemiş tertemiz bir delikanlı idi. (...) Aile bağlarına hürmeti vardı. Bütün bu konularda Ebu Bekir'le Muhammed b. Abdullah arasında tam bir gönül birliği, düşünce birliği mevcuttu. Baba yüzünü hiç görmemiş, evvelâ dedesinin, sonra amcasının yanında yetişmiş bu delikanlı, hiç de aile terbiyesinden mahrum kalmışa benzemiyor, her haliyle dürüst, temiz, güvenilir bir insan olduğunu gösteriyordu.
Sayfa 19 - Mayıs, 2014
Reklam
34 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.