Sayfa Sayısına Göre İman Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre İman sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre İman kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsan ulvi duygu ve düşüncelerden zevk alan ruh ile sufli hareketlerden hoşlanan nefisten mürekkep bir varlıktır. Eğer ruhunu ibadet ve taat ile berraklaştırmaz, kalbini şirkin kirlerinden arındırmazsa şeytanlara, tağutlara kul olur. Yaratılmışların en şereflisi iken en adi bir varlık haline gelir.
Sayfa 7 - Ravza YayınlarıKitabı okudu
Zillete düçar olmamak için İslam'ın izzet ve şerefiyle yaşamak şarttır. Başımıza gelen belaların her şeyi bilen, işiten ve gözeten Yüce Yaratıcı'nın izin ve iradesiyle geldiğinin ve imanımızda samimiyetimizi ve sabrımızı ölçmeye yönelik olduğunun farkında olmalı ve asla İslâmî hayat tarzından taviz verilmemelidir.
Sayfa 13 - Ravza YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Semavi Dinler" Diye Bir Şey Yoktur
"İslam" aynı zamanda Hz. Muhammed (s.a.v)'e inen son din anlamında da kullanılır. Ancak İslâm, "Hz. Adem (a.s)'den peygamberleri sonuncusu Hz. Muhammed (s.a.v)'e kadar gelen bütün rasul ve nebilerin dininin ortak adıdır. Kur'an-ı Kerim bu hususu kesinlikle teyit etmektedir. (Neml, 91; Bakara, 128-132; Maide, 44...)
Sayfa 15 - Ravza YayınlarıKitabı okudu
Güneş doğduktan sonra ay ve yıldızların ışığına nasıl ihtiyaç kalmaz ve güneşin ışığı yanında onlar nasıl sönük ve hükümsüz kalırsa, müslümanlığa nispetle diğer şeriatlarda böyledir. Onlar hususi birer kandil idi. Güneş çıkıncaya kadar bulundukları yeri bir müddet aydınlattılar. Hakikat güneşi müslümanlık doğduktan sonra onlara ihtiyaç kalmayacağı tabîidir. Güneşi bırakıp da yıldızlarla yol bulmaya çalışmak, şüphe yok ki bir dalalettir (sapıklıktır). Böyle yapanlar gayelerini bulamazlar.
Sayfa 19 - Ravza YayınlarıKitabı okudu
"Güneş doğduktan sonra ay ve yıldızların ışığına nasıl ihtiyaç kalmaz ve güneşin ışığı yanında onlar nasıl sönük ve hükümsüz kalırsa, müslümanlığa nisbetle diğer şeriat ihtiyaç kalmaz ve larda böyledir. Onlar hususi birer kandil idi. Güneş çıkıncaya kadar bulundukları yeri bir müddet aydınlattılar. Hakikat güneşi müslümanlık doğduktan sonra onlara ihtiyaç kalmayacağı tabiidir. Güneşi bırakıpta yıldızların ışığı ile yol bulmaya çalışmak, şüphe yok ki bir dalalettir (sapıklıkur). Böyle yapanlar gayelerini bulamazlar."
Yeryüzünde huzur ve güvenin sağlanması, insanların müreffeh bir hayat sürmesi İlahi vahye bağlılıklarıyla direkt orantılıdır. Huzur ve saadet ancak İslamla sağlanır.
Sayfa 20 - Ravza YayınlarıKitabı okudu
Reklam
35 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.