Dikkat! Kitap içerisinde bize sunulan fikirlerden bahsetmiş bulundum. Bunu spoiler olarak değerlendirenler olabilir. Bu yüzden uyarıda bulunuyorum.
Barış Özcan ağabeyimizin tavsiye ettiği bu kitabı okumuş bulundum.
İnsanın 'sadece makine' olduğunu savunan yaşlı amcamız ile genç arkadaşımızın diyalog savaşı ile karşılaştım kitapta. İlk sayfasını
Mark Twain bu kitabı ilk yazdığında adını; "Mutluluk Nedir?" olarak kendisinin de üye olduğu 'Evening Club' topluluğuna sunmuş fakat metni oldukça soğuk ve olumsuz karşılayan üyeler, metinde sunulan fikirlerden dolayı
Öykü ve romanlarıyla tanıdığımız ünlü Amerikalı yazar Mark Twain, uzun bir ara verdikten sonra yazmış olduğu İnsan Nedir? adındaki bu felsefe ve düşünce kitabıyla bizleri şaşkınlığa uğratıyor. Belirli bir zümre için sadece 250 adet basılmış olan bu önemli kitabı okuma şansına eriştiğimiz için şanslı olduğumuzu düşünüyorum. Okudukça neden sınırlı
“İnanmıştım ve bu inancımla mutluydum; sen, inancımı ve huzurumu elimden aldın. Şimdi elimde hiçbir şey kalmadı ve sersefil ölüyorum; çünkü bana anlattığın şeyler, benden alıp götürdüğün şeylerin yerini doldurmuyor.”
Bu alında kendimi görüyorum şu an.
Kitabın kapağını kapattıktan sonra duvara boş boş bakarak ‘Sahi insan nedir?’ dedirttin Samuel
Her şey çoktan denendi. Başarı sağlanamadı. Sen de lütfen kafana takma.
Kitabı okumaya başladığımda dedimki “işte sonunda benim gibi düşünen birini daha buldum, oh be” dedim açıkça abartısız...
Kitabın ana temasına değinecek olursak şöyle: Dünya üzerinde gelip geçmiş, yedisinden yetmişine yaşamış her insanın yaptığı herhangi bir eylemi çıkarsız yapamayacağıdır.
Evet ben bu düşünceyi benimsiyorum neden mi?
