Bir Varoluş Yolculuğu

İnsanın Evrimi

Thomas Junker

İnsanın Evrimi Gönderileri

İnsanın Evrimi kitaplarını, İnsanın Evrimi sözleri ve alıntılarını, İnsanın Evrimi yazarlarını, İnsanın Evrimi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Fosil bulgulardan yola çıkıldığında, insan beyninin son 150 bin yılda büyümediği söylenebilir. Buna göre belki uzun zamandır bilişsel beceriler ve üreme başarısı arasında olumlu bir korelasyon mevcut değildir.
Peki, eski avcı-toplayıcılara ne oldu? İlginçtir ki, genlerinin çiftçilerdeki oranı sonraki binyıllarda tekrar artmıştır. Buna dayanarak, avcı-toplayıcıların yok olmadığı, her iki grubun ve yaşam tarzının binlerce yıl birlikte yan yana yaşamaya devam ettiği, temas halinde bulundukları ve zamanla genetik olarak birbirlerine karıştıkları sonucuna varılmıştır. Yaklaşık 5 bin yıl önce avcı-toplayıcı yaşam tarzı tamamen yok olmuştur. Bu bilgilere göre günümüz Avrupalıları bu iki grubun karışımından oluşur.
Reklam
Öyleyse bugünkü Avrupalıların ataları kimdir? 45 bin yıl önce Avrupa’ya yerleşen avcı-toplayıcılar mı yoksa birkaç bin yıl önce buraya göç eden Anadolulu çiftçiler mi? Eski avcı-toplayıcıların ve erken dönem çiftçilerin iskeletlerinden alınan DNA’ların analizi bu soruya cevap verebilir. Bugüne kadar yapılan incelemelere göre elde edilen sonuçlar şöyledir: Orta Avrupa’nın ilk çiftçileri avcı-toplayıcıların halefleri değil, buraya gelen göçmenlerdir. DNA’ları dönemin Anadolulu çiftçileriyle genetik benzerlikler ve Avrupa’nın avcı-toplayıcılarıyla önemli farklılıklar gösterir.
Neolitik devrimin sonuçlarının etki alanı geniştir. Önce çiftçiler ve zanaatkarlar yerleşik hayata ve iş bölümüne geçiş yapmış, buna daha sonra depolanan besinlerin idaresi ve savunması için uzmanlaşmaya dönük yeni iş alanları eklenmiştir. Diğer sonuçları, yoğun nüfus artışı, şehir şeklinde yerleşim, yeni din biçimleri, yazı gibi kültürel edinimler ve daimi olarak silahlı birliklerin idamesidir. Birkaç bin yıl içinde Mısır ve Ön Asya’da ilk gelişmiş medeniyetler doğmuştur.
1950’li yıllarda Anadolu’da, bugünkü Türkiye’nin güneyinde, ilk çiftçilerin yaşam tarzlarına ayrıntılı bir bakış atmamızı sağlayan yaklaşık 9 bin yıl yaşında, Neolitik Çağ’dan kalma bir “metropol” keşfedildi (Hodder 2006). Çatalhöyük diye anılan bu yerleşimde 10 bin kadar insan yaşamıştır.
Yaklaşık 11 bin yıl önce insan, Yakın Doğu’da Akdeniz, Türkiye ve Irak arasındaki “Bereketli Hilal” denilen bölgede ve daha sonra Çin’de ve Amerika’da besin temininin çok daha etkili bir biçimi olan tarıma ve hayvancılığa geçmeye başlamıştır.
Reklam
Sanat, paylaşılan hayalleri oluşturduğunda ve maliyetiyle, emeğiyle özel bir değer kazandığında yoğun bir “topluluk duygusu” oluşturabilir. Bu açıdan en büyük fatihlerin mağlup ettikleri halkların sadece kalelerini değil, sanat eserlerini de yok etmeleri veya gasbetmeleri tesadüf değildir.
Peki sanat neyi anlatır? Günlük dil ve bilimin aksine, gerçek dünyayı gözler önüne sermeyi değil, olabilecek bir dünyayı, gerçeklik ve istek arasındaki bir dünyayı göstermeyi amaçlar.
İnsanlar neden kendilerini ve etraflarını sanatsal olarak biçimlendirme zahmetine girer?
Çok basit bir açıklamayla, beynin büyümesini ve böylece insanın oluşumunu yeni besin kaynakları mümkün kılmıştır. Bunun et oranının artmasından mı, ateşin kullanılmasından mı, yoksa ikisinin birleşiminden mi kaynaklandığı sorusu henüz net bir cevaba kavuşmamıştır.
48 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.