İnsanlığın Yeme Tarihi

Tom Standage

Quotes

See All
"Açlık, genellikle, bir savaşın yol açabileceği yıkımdan çok daha büyük bir yıkıma neden olur. Kıtlık, kılıçtan daha keskin bir silahtır." "Besin ya da diğer geçim maddelerine duyulan ihtiyacı karşılayamayan ordular, savaş yapılmaksızın mağlup edilirler." VEGETIUS, M.S. 4. YY.
Sayfa 185Kitabı okudu
İrlanda’da kıtlık sonucunda açlıktan ölen ya da kıtlığın hemen sonrasında ortaya çıkan hastalıklardan kırılan insan sayısı bir mil­yon civarındaydı.Yine bir o kadar insan ise kıtlıktan kaçma amacıy­la çoğu Amerikaya olmak üzere göç etmek durumunda kalmıştı. Patateste görülen bu mantar hastalığı, kıta Avrupa’sına da sıçramış ve iki yıl boyunca hiçbir yerde yiyecek patates bulunmamıştır. An­cak İrlanda’nın patatese olan emsalsiz bağımlılığı, yaşanan kıtlığın acısını en fazla bu ülkenin çektiği anlamına geliyordu.
Maya KitapKitabı okudu
Reklam
Aztekler de benzer şekilde insanın kurban edilmesini tanrıla­ra borçlu olunan enerjinin geri ödenmesinin bir yolu olarak kabul ederler. Onlara göre Toprak Ana insanın kanıyla beslenmiştir ve mahsul de ancak Toprak Anaya yeterli kan sağlandığı ölçüde bü­yüyebilecektir.
Maya KitapKitabı okudu
Devrim öncesi dönemde Fransa’da Kraliçe Marie-Antoinette, Versay Sarayının arsasına inşa edilmiş masalsı bir çiftlikte yaşardı. Burada kraliçe ve onun çoban ve sütçü kızları olarak giyinip kuşanmış nedimeleri ile titizlikle bakılan ve sağılan inekleri vardı.
Maya KitapKitabı okudu
Avcılık ve toplayıcılıktan tarıma geçiş insanı, büyük ölçüde daha yoksul ve yoksun bir hale getirmiştir. Öyle ki, bir antropolog tarıma geçişi aynen şu sözlerle yorumlar: "İnsan ırkının yaptığı en büyük yanlış."
Reklam
Thanos haklıydı belki de
Kasaplar, fırıncılar, kunduracılar, dokumacılar, marangozlar ve gemi yapımcıları, hayvan ya da bitki temelli hammaddelere bağımlı kaldı. Bunlar da doğrudan ya da dolaylı yollardan fotosentezin, yani bitkilerin yetişmesi için gerek duyulan güneş enerjisinin birer ürünleriydi. Thomas Malthus, bu maddelerin topraktan geldiği ve toprağın miktarının da sınırlı olduğu gerçeğinden hareketle, artan nüfusun ve ekonomilerin günün birinde gelip toslayacağı ekolojik bir sınırın olduğu sonucuna varmıştı. Bu öngörüsünü Malthus, ilk olarak 19. yüzyılın arifesinde yapmış ve takip eden ylılarda ise bu argümanını geliştirmişti.
Sayfa 165 - Maya Yayınları
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.