Bir kadın, gerçekten kadınsa, hayata atılır atılmaz ilk duyduğu ihtiyaç bir hami, bir dayanak ihtiyacıdır.
Onun için orospuların belalıları vardır. Bütün kadınlar içinde en yalnız olan onlardır. Etrafları erkeklerle çevrili olduğu halde yapayalnızdırlar. Çünkü bütün o erkekler onların gençliklerinden, güzelliklerinden çimlenmeye bakarlar. Gerçi gençlikle güzellikten, eser kalmadı mı, belalının da öteki erkeklerden farkı kalmaz, ama onun gördüğü hizmet daha başkadır. Onlar, bir orospunun gündelik hayatında eksik olmayan kederli saatlerin arkadaşıdır. Tanrının her namuslu kadına bahşettiği bu arkadaşı, orospu parayla satın alır. Hatta kendisini döveceğini ve istismar edeceğini bilse de ondan vazgeçemez. Çünkü, yalnız yaşayan kadın için, yalnızlık en aşağı adamdan da beter bir felakettir.
Kafamızı şişirdikleri o sosyal sınıfların değişmezlikleri meğer bir masalmış. Zenginin nasıl fakirleştiğini gördüm ki bu aslında o kadar ehemmiyetli bir şey değil, ama fakirin zenginleşmesi mümkün olur ve o bu hevese kapılırsa -zenginin yerine geçmeye heveslenmeyen bir fakir bulunmadığı da malum- iş değişir. Demek ki bir sınıf ahlakı yokmuş. Halbuki beni alakadar eden fakirin ahlakıdır, yoksa mecburen içinde bulunduğu şartlar değil. Çünkü biz istediğimiz kadar sınıfları ortadan kaldıralım her zaman daha iyi mevkiler ve vaziyetler bulunacaktır, bugünün proletaryası hakiki bir sınıf ahlakına sahip olmadıkça da bütün içtimai patırtılara rağmen refahlı hayat mücadelesi ve adaletsizlik daima baki kalacaktır.
Bir kadın, gerçekten kadınsa, hayata atılır atılmaz ilk duyduğu ihtiyaç bir hami, bir dayanak ihtiyacıdır.
Onun için orospuların belalıları vardır. Bütün kadınlar içinde en yalnız olan onlardır. Etrafları erkeklerle çevrili olduğu halde yapayalnızdırlar. Çünkü bütün o erkekler onların gençliklerinden, güzelliklerinden çimlenmeye bakarlar. Gerçi gençlikle güzellikten, eser kalmadı mı, belalının da öteki erkeklerden farkı kalmaz, ama onun gördüğü hizmet daha başkadır. Onlar, bir orospunun gündelik hayatında eksik olmayan kederli saatlerin arkadaşıdır. Tanrının her namuslu kadına bahşettiği bu arkadaşı, orospu parayla satın alır. Hatta kendisini döveceğini ve istrismar edeceğini bilse de ondan vazgeçemez. Çünkü, yalnız yaşayan kadın için, yalnızlık en aşağı adamdan da beter bir felakettir.
Kafamızı şişirdikleri o sosyal sınıfların değişmezlikleri meğer bir masalmış. Zenginin nasıl fakirleştiğini gördüm ki bu aslında o kadar ehemmiyetli bir şey değil, ama fakirin zenginleşmesi mümkün olur ve o bu hevese kapılırsa -zenginin yerine geçmeye heveslenmeyen bir fakir bulunmadığı da malum- iş değişir. Demek ki bir sınıf ahlakı yokmuş. Halbuki beni alakadar eden fakirin ahlakıdır, yoksa mecburen içinde bulunduğu şartlar değil. Çünkü biz istediğimiz kadar sınıfları ortadan kaldıralım her zaman daha iyi mevkiler ve vaziyetler bulunacaktır, bugünün proletaryası hakiki bir sınıf ahlakına sahip olmadıkça da bütün içtimai patırtılara rağmen refahlı hayat mücadelesi ve adaletsizlik daima baki kalacaktır.
“Kafamızı şişirdikleri o sosyal sınıfların değişmezliği meğer bir masalmış. Zenginin nasıl fakirleştiğini gördüm ki bu aslında o kadar ehemmiyetli bir şey değil, ama fakirin zenginleşmesi mümkün olur ve o bu hevese kapılırsa -zenginin yerine geçmeyi heves etmiyen fakir bulunmadığı da malûm- iş değişir. Demek ki bir sınıf ahlâkı yokmuş. Halbuki beni alâkadar eden fakirin ahlâkıdır, yoksa mecburen içinde bulunduğu şartlar değil. Çünkü biz istediğimiz kadar sınıfları ortadan kaldıralım her zaman daha iyi mevkiler ve vaziyetler bulunacaktır, bugünün proleteryası hakikî bir sınıf ahlâkına sahip olmadıkça da bütün içtimaî patırdılara rağmen refahlı hayat mücadelesi ve adaletsizlik daima baki kalacaktır. O zaman işe yeni baştan başlamak icab edecek. İşte ben böyle düşünüyorum.”
(Dönemin çevirisinden aynen alıntıdır. Dönemin dilbilgisi kurallarına uygun çeviri yapılmıştır.)
Romanın akışı başlarda odaklanmayı zorlaştırıyorsa da ilerledikçe akıcı bir anlatıma ve olaylar silsilesine dönüyor. Karakterlerin iç bunalımları, kendileriyle olan çelişkileri, yoksul halkın ve işçi sınıfın çelişkileri, bilinçsizlikleri ve burjuva sınıfının mevcut sınıf bilincine sahip olmasını oturaklı bir yerden anlatıyor. Hikaye bir yerden sonra sadece olacakları merakla beklemenizi sağlıyor ve sizi tetikliyor. Yaşar Nabi çevirisinden okumak muhteşem bir keyif vermekle beraber kitapta oldukça fazla basım hatası var.