İslam Felsefesi Tarihi

Macit Fahri

İslam Felsefesi Tarihi Sözleri ve Alıntıları

İslam Felsefesi Tarihi sözleri ve alıntılarını, İslam Felsefesi Tarihi kitap alıntılarını, İslam Felsefesi Tarihi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İslam’ın kendi sınırları içinde tartışma, yedinci yüzyılın ortalarında ilahi adalet ve insanın sorumluluğu meseleleri çevresinde başladı. Otoriteler, ilk kelamcılardan bir grubun, cüz’i irade ve kader meselesinin tartışmasıyla meşgul olduğunu ve genellikle ortaya atılan ilk büyük mesele olarak bunu kabul edildiğini haber verirler. Bu düşünce çizgisini sürdüren Mu’tezile, bir yandan ferdin hürriyetini kabul etti, diğer yandan Allah’ın adaletini tasdik etti. Ve tabii olarak, her ne kadar görüşlerini Kur’an’dan iktibaslarla destekledilerse de genel eğilimleri, bu düşüncelerinin desteklenmesinde tamamen ahlaki ve rasyonel karakterli delillere ulaşmaktı.
Sayfa 16
Bu hikmetin aslı dünyaya bağlı nefse bedenin çirkin zevklerinden vazgeçmesi ve bakışını güzelliğin ve göz kamaştıran parlaklığı onu görmesine engel olan ışığın nihaî kaynağına çevirmesi için bir çağrıdır; şöyle ki, onun "güzelliği, güzelliğini örten perde olmuştur ve ancak batarken tam olarak görülebilen güneş gibi" bu azametle parlarken ancak donuk bir suretle idrakedilebilir.
Sayfa 143Kitabı okudu
Reklam
Matematikle Kindî, sayı, harmoni (te’lif), geometri ve astronomi ilimlerini kasteder; bunların başı sayı ilmi yani aritmetiktir, çünkü, eğer sayı olmasaydı hiçbir şey olmazdı.
Sayfa 118
Kindî matematik (riyazî) metodun münhasıran gayrı maddî varlıklar sahasına, yani metafiziğe uygulanabileceğini sarahatle ifade eder.
Sayfa 99
“Nefs ile kastettiğim hissi varlıkların var olmalarına sebep olan güçtür.” (Liber de Causis)
Sayfa 53
Farabi düşüncesindeki metafizik ve siyaset arasındaki yakın ilişki, İslam inanç sisteminde ifade edildiği gibi, Allah, kainat ve hemcinsleri ile olan münasebetinde organik bir insan anlayışı tasvir eder. Bu görüşe göre, siyaset ve ahlak, metafiziğin yahut onun en yüksek tezahürü olan ilahiyatın, yani tanrı ilminin bir uzantısı ya da gelişmesi olarak kabul edilir. Bu yüzden Farabi’nin büyük metafizik eseri Ârâ’u Ehl el-Medineti’l Fâzıla şüphesiz Farabi’nin modeli olan, Platonun Cumhuriyetindeki gibi adalet ve insanın devletle münasebeti müzakeresiyle başlamaz, fakat ilk Varlık’ın ya da Platinus’un Bir’inin, O’nun sıfatlarının sudûr yoluyla alemdeki mevcut çokluğu nasıl meydana getirdiğiyle başlar.
Sayfa 145
Reklam
45 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.