İslam Metafiziğinde Tanrı ve İnsan

Ekrem Demirli

Newest İslam Metafiziğinde Tanrı ve İnsan Quotes

You can find Newest İslam Metafiziğinde Tanrı ve İnsan quotes, newest İslam Metafiziğinde Tanrı ve İnsan book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
İnsanların bildikleri isimler gerçekte isimlendirilenlerini tam tanımlayan gerçek isimler değillerdir. Onlar hakkında en doğru hüküm isimlerin isimleri demektir. İsimler nispetle­rin, hallerin ve izafetlerin isimleridir. Böylece Hak veya halkla ilgili, sıfat diye isimlendiri­len şeylerde de durum böyledir. Allah’ın bize bildirilmiş olan bütün isimleri, bize göre verilmiştir ve her şey­den önemlisi rahmet, bilgi, kudret gibi isimler konularıyla birlikte düşünülebilir şeylerdir. Bu durumda meluh olmadan ilah, merzuk olmadan Rezzak, merhum ol­madan Rahim olamaz. Örneğe baktığımızda, baba olmadan oğul veya oğul olmadan baba olamaz hükmünü verebiliriz. Bu görelilik ilişkisinden çıkan mantıksal bir sonuçtur. Peki oğul yok iken baba da yoktur demek, baba herhangi bir şekilde, örneğin bir insan olarak var olamaz mı demektir? lbnü’ l-Arabî burada yok olan şeyin sadece babalık bağı olduğunu söyleyerek, yukarıda aktardığımız ifa­delerinin nasıl anlaşılması gerektiğine dikkat çeker. Çünkü Meluh olmadan ilah yoktur demek, Mutlak Varlik bu şekilde isimlendirmemizi mümkün kılan bir nite­lik yok demektir.
Bazı insanlar akli düşünceleriyle Hakkı talep eder. Bulduğunun doğru olup olmadığına delil arayan, balın tatlılığı ve cinsel ilişkinin lezzeti hakkında delil arayan kimseye benzer. Oysa söz konusu şey hak­kında ancak zevk yoluyla delil bulunabilir, ilahi zâtı akılların teorik güçleriyle bilmeleri mümkün değildir. Çünkü Allahı bu güç cihetinden bilmek sadece hayreti arttırır. Allah seçmiş olduğu kullarına kendi celâline yaraşır şekilde kendisini bildirmesi yoluyla bilinebi­lir. O halde Hak (cc) delille bilinir diye iddia eden kimse sadece soğuk demir döver. İlim [Hakka] perdedir. Burada kastedilen ilim, teorik ilimdir. Allah ehli Hakkı Onun bildirme­siyle bilmişlerdir. Çünkü Hak söz konusu insanların işitmesi ve görmesi olduğu gibi, onların ilimleri de olmuştur. Bu müşahede mertebesine ulaşan kimsenin fikir sahibi olması düşünülemez. Tam tersine bu insanlarda tasavvur edilebilecek şey, anla­yışla birlikte herhangi bir tefekkür söz konusu olmaksızın Hakkın bir çeşit ilhamıdır.
Reklam
Hz. Peygamber haber vermediği sırların kendisinden sonra gelenler tarafından elde edileceğine işaret etmediği gibi, böyle bir şeyi men de etmemiştir. Hz. Peygamber daha önemsiz olanları haber vermesine rağmen bazı sırları bildirmeyişinin sebebi, müstakbel bir durumda gerçekleşeceği bildi­rilen şeylere arzu duyulmasını engellemektir, insanlar bu gibi şeyleri elde etmek için büyük arzu ve istek duyarlar; böylelikle kendi dönemlerindeki bilgilerden paylarını yitirirler. Üstelik zamanları gelmediği için söz konusu sırların bilgisine de ulaşamaz­lar.Meyveler ve diğer bitkisel ve madeni rızıklar mevsimlerin, iklim­lerin ,dönemlerin mizaç ve mensuplarına göre ayrıldığı gibi, rabbani bağışlar da dönemlere göre kısımlara ayrılmıştır; söz konusu bu ayrılma, değiştirme, öne alma, geciktirme, başkalaşma ve değişme kabul etmez
Hak bir yeri düzenlediğinde o yer, Hak'tan gelen bir ruh kabul eder. Bu kabul o şeye 'ruh üflemek' diye ifade edilir. Gerçekte kabul, düzenlenmiş o surette, sürekli tecelli akışını alma yeteneğinin ortaya çıkmasıdır.
123 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.