You can find İslam Sanatına Giriş books, İslam Sanatına Giriş quotes and quotes, İslam Sanatına Giriş authors, İslam Sanatına Giriş reviews and reviews on 1000Kitap.
"Bir sanat eseri onu meydana getiren birey ve toplumun kokusunu, rengini ve imzasını taşır. İnsan ise kendi kokusunu, rengini, imzasını tanır ve fıtratının gereği olarak ona sahip çıkar."
İslam sanatına ilgisi olanlar ve bu alana dair genel bir bilgiye sahip olmak isteyenler için giriş mahiyetinde bir kitap. Gayet açık, anlaşılır ve sade bir dille yazılmış. Konular fazla detaya girilmeden, akademik dilden uzak bir şekilde her seviyeden insanın okuyabileceği bir şekilde genel hatlarıyla işlenmiş.
Kitap üç bölümden oluşuyor. ilk bölümde İslam sanatının oluşum ve gelişim sürecinden bahsedilmiş. İkinci bölümde ise Hz. Peygamber döneminden başlayarak özellikle Müslüman Türk devletlerin İslam sanatına katkıları sırayla işlenmiş, her devletin mimarisinin özellikleri ve ortaya koydukları eserler hakkında bilgi verilmiş. Ayrıca bu bölümde süsleme ve el sanatlarına da genel bir bakış açısı sunulmuş ve resimlerle konu desteklenmiş. Üçüncü bölümde ise özelikle İslam sanatının günümüzdeki durumu hakkında yazar genel bir değerlendirme yapmış. Kitabın en sonuna ise küçük bir sanat terimleri sözlüğü eklenmiş, güzel olmuş.
Ben genel olarak kitabı beğendim. Giriş mahiyetinde olduğu için cok rahat bir şekilde okudum. İslam sanatına dair daha ayrıntılı bilgiye sahip olmak isteyenler başka kaynaklara da müracaat etmeliler.
İslam sanatında belirginleşen sonsuzluk fikri ve soyuta yöneliş eğilimi, esas itibariyle İslam'ın varlık telakkisiyle ilgilidir. İslam düşünürleri tüm varlık âleminin, Yaratıcı'nın bir tecellisinden ibaret olduğunu ve her varlığın arkasında Yaratıcı'nın bulunduğunu belirtirler. Onlara göre her şey geçici olup, yegâne kalıcı varlık, ezelî ve ebedî olan Allah'tır. İşte İslam tezyinatında bu gerçekler hatırlatılmakta ve Yaratıcı'nın sonsuz gücüne, kudretine karşılık insanın aczine işaret edilmektedir. Gözleri İslam tezyinatına takılan insan, çöle düşmüş gibi yolunu şaşırır. Çizgiler ve kıvrımlar arasında çaresizleşerek aczini, güçsüzlüğünü hisseder. Bu labirenti hatırlatan süs örgüsü onu sonsuzluk fikrine götürür. Kendinin sonlu bir varlık olduğunu hatırlar ve sonsuzluğun sahibine saygı duyarak teslim olur. İslam sanatçısı eserini tabiattan aldığı motiflerle süslerken, Yaratıcı ile yarışmaktan ve yarışıyor havası vermekten uzaklaşmak ister. Bu yüzden süs örgelerini ya stilize eder ya da tanınmayacak hâle getirerek soyutlaştırır.
Son dönemlerde hat sanatı içinde mütalaa edilebilecek yeni bir yazı türü söz konusudur. Çiçek, hayvan, insan ve eşya şeklinde kompoze edilen ve resim-yazı olarak isimlendirilen bu yazı türü, usta hattatlar nezdinde fazla rağbet görmemektedir.
Hüsnühat ise estetik kurallara bağlı kalarak Kur'an dilinin harfleriyle güzel ve ölçülü yazı yazma sanatıdır. Bu sanat ile uğraşanlara hattat denilmektedir.
Hat, İslam sanatları içerisinde önemli bir yere sahiptir. İslam süsleme sanatında görülen figürden uzak duruş, hat sanatının gelişimine zemin hazırlamıştır.
.......
İslam'ın ilk
Minyatürün İslam sanatına Türkler eliyle girdiğini söylemek yanlış olmayacaktır. Mevcut bilgi ve belgeler, İslam sanatında rastladığımız ilk minyatürleri Büyük Selçuklular dönemine tarihlemektedir.
İslam sanatında figürlü bezemeden genellikle kaçınıldığı gözlenmektedir.
........
Daha çok bir kitap süsleme sanatı olan minyatürü de kısmen figürlü bezeme kapsamında mütalaa etmek mümkündür. Gerçeklikten uzaklaşan bazı özellikleriyle tasvir sanatından ayrıldığı için dinen fazlaca sakıncalı görülmeyen bu resim anlayışı İslam sanatında gelişme ve yayılma imkânı bulmuştur.