Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İzlenimler 2

İslam Teksas'ta... Ve Daha Neler...

Engin Ardıç

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
NEPOTİZMA
"The Observer"ın ardından"The Sunday Times" gazetesi de pişmiş aşa su katmıyor mu?Meğer,Başbakan'ın sayın eşi Denis Thatcher, oğlunun söz konusu ihaleden aldığı komisyonu yatırdığı banka hesabının ortak ve yetkili imza sahibiymiş! Parayı baba-oğul kırışıyorlar,biri ötekine n'aber ulan hayta diyor, o da öbürüne eyvallah moruk deyip yirmi beş bin yirmi beş bin paylaşıyorlar.Hayırlı evlat dediğin böyle olmaz mı?
Siz Sinan'ın Şantiyesinde Kum Bile Taşıyamazsınız
Bu memlekette hırsıza hırsız,namussuza namussuz,yeteneksize yeteneksiz,hokkabaza hokkabaz demek yasak olduğu gibi,meslek gruplarında da pek bulaşmaya gelmez.Bir zamanlar radyoda "Doktor Civanım" türküsü çalar,millet de şakır şakır göbek atardı,Tabipler Odası,Hemşireler Derneği ayağa kalktı vay efendim bize hakaret ediyorlar!Sanki bütün Hemşireler bütün doktorlarla yatarmış,ya da tam tersi,hiç doktorla yatan hemşire görülmememiş gibi..Devlet memurunu rüşvet alırken gösteren film çek de bakalım denetimden geçiyor mu,çünkü bu cennet vatanda hiçbir memurun rüşvet aldığı görülmüş duyulmuş şey değil çok şükür!
Sayfa 149Kitabı okudu
Reklam
kanlı yazı
Meğer bu Mürşit denen herif "Kanlı pazar"da da kışkırtıcılık yapmış! "Sağ örgütlere yakınlığıyla tanınan" karanlık adam, eşiyle birlikte işkence edilip öldürülen Mürşit...Eski görevli,devlet memuru..."Görev bölgesi"Taksim galiba,6/7 Eylül olaylarında,taa 1955'te kalabalığı kışkırtıp Rum evlerine,mağazalarına saldırtanlardan biri,meğer on dört yıl sonra,1969'da Taksim'de aramızda, karşımızdaymış! Sonra birdenbire çok zengin oluveriyor,sonra...Su testisi su yolunda kırılıyor,vardığı nokta,sağı solu parçalanmış bir cesedin çirkin resmi gazetelerde. Memur maaşı yetmiyor elbette mübareklere, gidip kendilerince belli birtakım yollardan,birtakım ilişkilerini kullanıp, yasadışı giriştikleri birtakım görevlerden edindikleri çevreye,eşe dosta,ücretlere,sus pus paylarına dayalı işer kuruyorlar...Ağca olayını soruşturan görevlinin gidip Mallorca'da turizm şirketi açması gibi yani...Sonuç,milyarlar,milyarlar ve burnu kesilmiş,kulağı koparılımış, üzerinde cigara söndürülmüş, kanlar içinde, mermi delikleriyle kaplı cesetlerinin birinci sayfalardan haykıran hüzünlü yalnızlığı... Vay mürşit Efendi vay..Demek o gün Taksim'de sen de vardın.Ben de vardım.
Sayfa 207Kitabı okudu
2 x 2 =4 "BİR BURJUVA İCADI MIDIR?"
Lisenko,kromozomlarda bulunan genleri,"burjuva bilimi" diye reddediyor...Tıpkı,önceleri kendisine karşı çıkan,Stalin'in önünde açık açık eleştiren,sonradan destekleyen Andrey Jdanov adlı hırtın,bütün bir yirminci yüzyıl edebiyatını çöpe atmaya kalkması gibi... Bunlar Einsterin'a da karşı çıkmışlar!Bir kere adam Yahudi,ikincisi bu da "burjuva bilimi"!Hoş,Stalin'in tarıma ve biyolojiye özel bir"gıcığı"var, ama bir yandan da atom bombası istiyor,onun için bu "sorunun" fazla üzerine gidemiyorlar...Gerçi Beria bir iki çıkıntılık yapacak olmuş da gene Sovyetler Birliğinin önde gelen fizikçilerinden Kapitsa,Stalin'in bizzat kendisine,"bunlar bu enayiliklerden vazgeçmezlerse,atom bombasını unutunuz"!demiş,akan sular durmuş.Yoksa bir sürü nükleer fizikçi de kendini sibirya kamplarında bulacak... Bir de ünlü "proletkult" hareketi vardır,bilirsiniz,bunlar "proleterya kültürünü" savunuyorlar,burjuva kültürü ölmüştür,dolayısıyla hepsi tu kaka.Bir sergide Lenin'i sıkıştırmışlar,Lenin'dir"Ben Puşkin'i severim" deyince üzerine yürümüşler,vay efendim bu ne burjuvalıktır!Adamcağız kızarmış,bozarmış,"Ne yapalım çocuklar,biz eski kuşaktanız,yaşımız ilerledi,kusura bakmayın..."gibilerinden kem küm etmiş... O zamanlar Lenin'in üzerine,şakacıktan da olsa,yürüyebiliyorlardı.Gel de Posbıyık'a gözünün üzerinde kaşın var de...
Sayfa 240Kitabı okudu
10 KASIM KALDIRILMALIDIR!(Ama...Aması var...)
"...Sonra sahtekarlığı öğrendik.Artık yedi yaşında değildik,saat dokuzu beş geçeler put gibi kaskatı kesiliyor,nemli gözlerle uzun uzun kavakları,dökülen yaprakları,Ata'mıza doyması gereken kara toprakları anıyor,bir türlü kalkmayan,ışıkları yakmayan ve o sıralar daha siroz olduğunu bilmediğimiz hastalığın çaresini bulamayan doktorlara öfke kusuyorduk...Abuk sabuk herifler bir şeyler geveliyorlardı,onları can kulağıyla dinliyoduk,canavar düdükleri ortalığı birbirine katıyordu,insanlar abus çehreleriyle bütün bir gün boyunca oradan oraya sürünüp duruyorlardı,sinema,tiyatro,eğlence,içki yasaktı,radyoda birbirinden baygın konçertolar dinleye dinleye klasik müzikten nefret etmiş,Atatürk'ün sevdiği Rumeli türkülerini,Vardar Ovası'nı kaşları kara Aliş'i ezberimize almıştırk,Safiye Ayla beş bininci kez onu nasıl tanıdığını anlatıyordu..."
İstiklal Marşı,17 Şubat 1921 tarihli Sebilürreşad dergisinde yayınlanmış,1 Mart 1921 günü de Hamdullah Suphi onu Meclis kürsüsünde okumuştur.Başta Mustafa Kemal olmak üzere herkes ağlaşır. Ardından da dedikodular,"kulis faaliyetleri" başlar.Kazım Karabekir, Behçet Kemal (Çağlar),Necip Fazıl (Kısakürek),Aka Gündüz ateş püskürmektedirler...Onların şiiri dururken Akif de nereden çıkmış,"malı götürmeye"kalkmıştır?Karabekir,Başvekil Rauf Bey'e mektup yazıp,Akif'in şiirinden vazgeçilmesini,kendi şiirinin İstiklal Marşı yapılmasını isteyecek kadar işi ileri götürür.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.