İslamda İnsan Müslümanlarda Din(Gerçek Dinin Olanakları ve Kültür Dininin Tutuculuğu)

Ayetullah Kanhan

İslamda İnsan Müslümanlarda Din(Gerçek Dinin Olanakları ve Kültür Dininin Tutuculuğu) Gönderileri

İslamda İnsan Müslümanlarda Din(Gerçek Dinin Olanakları ve Kültür Dininin Tutuculuğu) kitaplarını, İslamda İnsan Müslümanlarda Din(Gerçek Dinin Olanakları ve Kültür Dininin Tutuculuğu) sözleri ve alıntılarını, İslamda İnsan Müslümanlarda Din(Gerçek Dinin Olanakları ve Kültür Dininin Tutuculuğu) yazarlarını, İslamda İnsan Müslümanlarda Din(Gerçek Dinin Olanakları ve Kültür Dininin Tutuculuğu) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Şeytan kimilerine göre uzay boşluğunda, kimilerine göre yerin en alt katı veya cehennem de, kimilerine göre Mekke’de taşlanan yerde, daha ileri kimilerine göre de kurum, yapılar, ağaç, kaya parçası, sessiz deniz, mağara veya korkunç bir ende’dir. Ancak kur’an’ın şeytan tanımında - Mekke’de sembolik şeytan taşlama hariç- şeytan bu yerlerin hiç birinde değildir. Şeytan ahlaksızlıkta ve insanın içindedir.
Gerçekte kader bilinmez ama kaderci olanların kaderi bellidir; Kurban edilmek. Kölelik, açlık, savaşlar, yıkımlar, salgınlar, öldürülmeler, sefalet, çaresizlik, bedbahtlık, SÖMÜRÜ, adaletsizlik, ve ahlaksızlık insanların kaderi değildir..!
Reklam
Savunduklarını yaşıyanlar, kitleleri değiştirir ve harekete geçirirler ancak yapmadıkları halde söyleyenler, değil başkalarını kendilerini dahi söylediklerine inandıramazlar ve değişimi yaşayamazlar.
Denilebilir ki “ bilmiyen yapmaz” ancak daha fazla dogru olan da şudur , yapmayanlar asla bilemez.
İnsanlık islam ve peygamberler nazarıyla aile bağlarına bakmayı diliyorsa Hz. Nuh’un oğluna, Hz. İbrahim’in Babasına, Hz. Lut’un Hanımına, Hz. Muhammed’in amcasına karşı duruşlarına bakmalıdır. Peygamberlerin vahiy ve adalet ölçüsünde ailelerine karşı şiddetsiz mantıkla hareket etmeleri yaşanılan birçok dini anlayışın önünde gerçeklerdir. Çünkü insan ilkin aile, sevgi ve menfaati için hakikatten vazgeçmeye çalışır, hakikate ilkin kişinin ailesinden karşı çıkıcaklar olacak ve insanı yolundan çevirmeye çalışacaklar ve bundan dolayı hakikatin ilk mücadele alanı düşman kuvvetleri ilen değil kişinin öz ailesiylen olmalıdır, şiddetsiz ve kırıp, dökmeyen bir kararlılıkla. Bu kararlılıkta aileye, soy ve ecdad yörüngesinin yararcılığıyla yaklaşmak hakikat ve fıtrata inkarla sırt dönmektir. Peygamberler, salih ve dürüst insanlar aile, soy ve atalarından hazır buldukları töre ve geleneklere uysaydılar getirdiklerini yaşayamazlardı..
Anlayış, nazenin bir yaprak, hoş bir seda, farklılıklarda uyum ve ahenk, ruhların bir birileriyle suretsiz buluşması ve insan hareketlerine yansıyan kalitenin bütünüdür. Anlayış en üst seviyeden istifade etmek, büyüsü en ufak bir hareket ve sözle bozulan ve kişide mevcut olduğunda hikmete yönlendiren gerçektir, anlayışı sağlayan ise sevmek ve mutluluktur. Ancak bu anlayış düz mantıkla empati değildir.
Reklam
22 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.