Osmanlı Devleti'nin Son Döneminde Kimlik, Devlet, İnanç ve Cemaatin Yeniden Yapılandırılması
İslamın Siyasallaşması
Kemal H. Karpatİslamın Siyasallaşması Quotes
You can find İslamın Siyasallaşması quotes, İslamın Siyasallaşması book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
"Ahmed Midhat ve bir ölçüde Namık Kemal, birlikte sade bir Türkçe kullanımı konusundaki tartışmaya katılmışlar ve bu tartışmalar Arap alfabesinin Türkçe'nin fonetiğine uymadığını, Arap harflerinin Türkçedeki sesleri tam olarak veremediğini ortaya çıkarmıştır."
Sayfa 579 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Toplum kendini savunmak için İslâmi özellikleri o derece ön plana çıkardı ki, bugün Türkiye nüfusunun büyük bir kesimi, kendilerini Türkiye gibi "laik" saymayan birçok Müslüman ülkeden daha dincidir.
Sayfa 10Kitabı okudu
Fakat Şerif Hüseyin'in halifeliğini iki çocuğundan başka (Faysal ve Abdullah) tanıyan olmadı.
Sayfa 476Kitabı okudu
19.yüzyılın sonlarına doğru birçok Avrupa devlet adamı Pan-İslâmizmin uysal bir "timsah" olduğuna ve Abdülhamid'in bu timsahın terbiyecisi değil, ehlileştiricisi olduğuna inanıyordu. Abdülhamid'i kınamaktan, Avrupalı güçler çok daha güçlü olan yeni orta sınıfı görmüyorlardı.
Sayfa 255Kitabı okudu
Çeşitli etnik kökenlerden (Çerkes, Boşnak, Arnavut vs.) gelen Müslümanların akını Osmanlı Devleti'ni esas itibariyle bir Müslüman devletine çeviriyor, fakat bu arada yüksek derecede bir etnik çeşitlilik sergiliyordu.
Sayfa 340Kitabı okudu
"İsmail Gaspıralı, İslâm, modernizm ve milliyetçiliğin bir sentezini yarattı ve bunu, geleneğin yanı sıra, Kırım entelijensiyasını yeniden canlandırmak için kullandı. Bu arada, Gaspıralı'nın görüşleri, Rus Müslümanlarını olduğu kadar, Osmanlı aydınlarını da etkiledi."
Sayfa 478 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Fransa bir yandan pan-İslamcılığı kınarken, kendi Suriye'de ve başka yerlerde diní kampanyaların en bağnazını yürütüyordu.
Sayfa 408Kitabı okudu
Tersine Sekülarizm
Abdülhamid hanedanı devletin hizmetine sokmuş ve halifeyi Osmanlı dini-siyasi toplumunun temsilcisi saymıştır. Hilafetin saltanattan fiilen ayrılışı devlet ile dine özerk alanlar ayırarak bir çeşit tersine sekülarizm yaratmıştır, yani devleti dinin baskısından kurtaracak yerde, maksadı bu olmamasına rağmen, dini devlet hakimiyetinden kurtarmıştır.
Sayfa 414Kitabı okudu
"1860'lardan sonra filizlenmeye başlayan basın ve yayınlanan kitapların çoğalması, bilgiyi yaymaya yardım ederken, aynı zamanda İslâmcılığın hızla yayılmasında ve orta ve aşağı sınıflar tarafından enternasyonalleştirilmesinde de hayatî bir rol oynamıştır."
Sayfa 187 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Abdülhamid'in Layard ile konuşması
"Avrupa'da vahşi ve fanatik olmakla suçlanıyoruz, fakat haksız ve korkunç bir savaş çıkararak yüzbinlerce insanın ölümüne sebep olan vahşiler biz değiliz; Yunanlıları, Ermenileri ve Bulgarları dinleri başka diye insanları yok etmeye kışkırtan biz değiliz."
Sayfa 331 - Bkz: John Haslip, The Sultan: The life of Abdülhamid 2,Londra,1958Kitabı okudu