Kitabın başında "Batı bir karışık olaydır. Ortaya koyduğu kültür dayanaksızdır." diye başlayan yazar bir zamanlar fanatik ve yüksek kademeli Marksist biriyken 69 yaşında Müslüman oldu.
"Komünisttim Müslüman oldum, her iki durumda da mevzim değişmedi, Kapitalizm hep düşmanım oldu." diye belirten yazar, kitabında özellikle Peygamber Felsefesi bölümünde katılmadığım noktalar oldu. Diğer yandan Endülüste Müslüman alimlerin bilimsel çalışmalarından, kendilerini nasıl geliştirdiklerin bahsetmeside takdire şayan. 69 yaşından sonra Müslümanlıkla şereflendikten sonra 29 yıllık Müslümanlığın ardından vefat edince cenaze namazının kılındıktan sonra cenazesinin yakılıp, küllerinin doğduğu şehir olan Marsilya'dan Akdeniz'e savrulmasını vasiyet etmiş ve gerçekleştirilmiştir. Bunu neden anlatıyorsunuz diye sorabilirsiniz. Bende size şunu söylemek istiyorum. Dini inanışından yazdığı kitaplara nasıl ikilemde olduğunun farkına varacaksınız.
