İstanbul İstanbul

Orhan Kemal

İstanbul İstanbul Sözleri ve Alıntıları

İstanbul İstanbul sözleri ve alıntılarını, İstanbul İstanbul kitap alıntılarını, İstanbul İstanbul en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
☆çocuk☆
Annesi, "Ölüyorum,” diyordu, “bana acı oğlum," diyordu, "bırak mektebi de yardım et bana," diyordu. "Sabahın yedisinden, akşamın beşine kadar ayakta dikilmekten bitiyorum, acı bana yavrum," diyordu. Acımasına acıyordu annesine. Annesine acıdığı için okumak istiyordu ya. Hiç olmazsa ortayı bitirse. Öğretmen, "Oku!" diyordu, "mutlaka oku, sonuna kadar!" Haluk bile bir gün, "Ah" demişti, "karnem seninki gibi olsa!"
Sayfa 136 - 1. Basım: Aralık 2021 - Everest Yayınları
☆velinimet☆
"Sizi çok yoruyor. Sokağa sık sık çıkarılmadığı belli." "Terbiyesizliğin arttığı bu devirde nasıl çıkarırsınız? Şuna bakın. İnsan her önüne gelen köşede durur mu?" "O insan değil ki..." Gözlerinin çini mavisi bulandı. "Onun gördüğü terbiye ve itinayı insanlar görür mü sanıyorsunuz? Terbiye ve kültür sayesinde hayvanların insanlaşabileceğine inanmaz mısınız?" İnsanların insanlaşma fırsatını henüz bulamadıkları bir dünyada...
Sayfa 43 - 1. Basım: Aralık 2021 - Everest Yayınları
Reklam
Arkadaşlarının aşk maceralarını dinleyip şaşmaya, sevilmediği için de sevmemeye alışmıştı.
Sayfa 205 - Everest Yayınları - 1. BasımKitabı okudu
<<önsöz>>
Öykülerinde önemli yer tutan kadınların yaşamdaki duruşlarıyla ilgili olarak Hatice Ocak şu saptamayı yapar, "Orhan Kemal hikâyelerinde bir yandan çaresiz kadınları dile getirirken bir yandan da ezilme duygusunu yazgı olarak kabul etmeyen güçlü kadın kahramanlara yer verir. Hayata gerçekçi gözlerle bakan yazar, var olma mücadelesinde, fark edilebilmek için bir arzu nesnesi olmayı bile kabul ederek kurtulma yolu arayan kadınların ve kadını aşağılamayı, küçümsemeyi doğal sayan erkeklerin yaklaşımını gösterir. Yaşadıkları kıstırılmışlık ve imkansızlığa karşın, gerçeğin acımasız soğuğundan, tükenmeyen hayalleriyle umutlarını diri tutma uğraşı vererek korunmaya çalışan insanların içinden seslenir. Ve çocuklar... Yazarın küçük insanları arasında çocuklar da büyük bir yer tutar. Bu çocuklardan kimi aile bütçesine destek olmak için çalışır kimi maddi sıkıntılar nedeniyle hayallerine veda eder kimisi ise suça itilir. Ekmek kaygısının küçük yaşlarına rağmen onları da etkilediği öykülerde vurgulanan durumlardandır. Çocukların yaşadıkları acı anılara, zorlu yaşam şartlarına da değinilir. Çocukların savunmasızlığı ve masum oluşları vurgulanır. Yaşanan olumsuz durumların sorumluları, çocuklara eziyet edenleri, onları kötü yola sürükleyenleri ve bozuk toplum yapısını eleştirir."
Sayfa 11 - 12 - 1. Basım: Aralık 2021 - Everest Yayınları
☆iki buçuk☆
İşte gene hiç sevmediği bir duruma düşmüştü! Bin kez söylemişti kendi kendine ki, "Dolmuşa bindiğim zaman değil, inerken parayı vereceğim bundan sonra!" Olmuyordu, olmuyordu, Allah belasını versin. Bundan önce bir değil, beş değil, belki de on, on beş, yirmi sefer hep aynı duruma düşmüş, şoförle takışmıştı. En temizi, dolmuştan ineceği yere gelince, inmeden önce parayı vermekti. Bir süre öyle yapmıştı. Ama bu sefer, bu sonuncu sefer... Durak kalabalıktı. Birkaç kişi koşmuşlardı, çevik bir davranışla girivermişti arabaya. Solunda iki kişi. En sağdaydı. Yanındaki bozuk paraların en küçüğü iki buçukluk. Öteki müşteriler verince o da onlara uymuş, uzatmıştı iki buçukluğu. Şoför almış, ötekilerin iki buçuk, beşliklerinin üzerini vermiş, onunkini... Bu sırada en soldaki inip bir başka yolcu binmeseydi şoför herhalde paranın üstünü verecekti. Çünkü davranışı öyleydi. Ama yolcu, "Cağaloğlu!" deyince, şoför yeni müşteriyle konuşmaya dalmış, iki buçuğun üstünü unutmuştu. Ne yapmalıydı şimdi? "Şoför Efendi, iki buçuğun üstünü unuttunuz!" dese, şoför belki de, "Ne biliyorsun unuttuğumu?" diye bozabilirdi. Bozmasa bile, dolmuş yolcuları şöyle bir bakarlar, içlerinden, "Amma da para canlısı ha!" gibilerden geçirebilirlerdi. Başkalarının onun hakkında böyle düşünmelerini istememekle beraber, bu türlü düşündüklerini belirtircesine yan yan bakmalarından nefret eder, cinleri tepesine toplanırdı.
Sayfa 185 - 1. Basım: Aralık 2021 - Everest Yayınları
Fikri olmayanlar eşektir! Çünkü eşekler, bir tutam ot, bir parçacık saman karşılığı başkalarının çıkarına bitmez tükenmez yükler taşırlar.
Sayfa 205 - Everest Yayınları - 1. BasımKitabı okudu
Reklam
49 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.