İstanbul Tulumbacıları

Reşad Ekrem Koçu

İstanbul Tulumbacıları Gönderileri

İstanbul Tulumbacıları kitaplarını, İstanbul Tulumbacıları sözleri ve alıntılarını, İstanbul Tulumbacıları yazarlarını, İstanbul Tulumbacıları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
O devirde yaşamış (1632-33) ve padişah sarayından yetişmiş Mehmet Halife Tarih-i Gılmanî isimli vakayinamesinde İstanbul ahvalini şöyle anlatıyor: "O zamanlar kul taifesinin azgınlığı şu mertebeye vardı ki gündüzleri hamamdan peştamal ile çıplak avret çıkarırlar, camilerin içinde çubuk içerler, köşe başlarında aşikâre ayak üstünde zina ve livata şenaatini irtikâp ederler, kan dökerler, ev basarlar, saray basarlar, bahusus kahvehanelerde türlü melanet ve fiili nameşrular yaparlardı. Nizamı âlem öyle bozulmuştu ki kalemle anlatılmaz. O azgınlıkları tedip için bir sille-i ilahiye bekleniyordu, nihayet büyük yangın oldu...”
Sayfa 387 - Doğan KitapKitabı okudu
Sultan III. Selim ve Sultan II. Mahmud zamanlarında yaşamış ve Yeniçeri Ocağı'nın bir haşarat yatağı halini aldığı o devir üzerine muazzam bir yakayiname yazıp bırakmış olan Cabî Said Efendi eserinde, İstanbul'un zabıta vakalarına da çok yer ayırmıştır. Bu arada yeniçerilerin ve bilhassa yeniçeri-acemi oğlanı tulumbacıların rezilhane ayyaşlıklarından, koğuşlarına, bekâr odalarına uygunsuz kadın ve oğlan kapatmalarından, yollarda rastladıkları ırz ehli kadınları ve tüysüz yakışıklı delikanlıları bıçak çekerek cebren ve kahren odalarına götürmelerinden, fuhuş yolunda türlü türlü rezaletlerinden bahseder ve onlar hakkında daima, "Kulaklı bıçak ile gezer tulumbacı iti... Hamam külhanında yatar, sokakta itleşip çamura batar tulumbacı kopuğu.„” gibi ağır tabirler kullanır.
Sayfa 37 - Doğan KitapKitabı okudu
Reklam
Besim'i on beş sene sonra gördüm, yüzünün ölü rengi hala duruyordu.
Sayfa 173 - Doğan Kitap
Ölümünden bir ay kadar evvel Köprü üstünde rastlamıştım. Cebinde Mizancı Murad Bey'in Tarih-i Ebülfaruk ismindeki eserini görmüştüm, bana: "Vasıf... Aşık oldum aşk ile yatağa düştüm, bu hallere geldim, hayal-i canan bir an gözümün önünden gitmez, fakat bilir misin ki okuma hevesim olduğu halde meşakk-ı hayat ile okuyamamak içimde durmadan kanayan bir yaradır!.." demişti.
Sayfa 167 - Doğan Kitap
Yine bir hummalı yangın ateş var Yanıyor bir kulun suzan içinde Hüsn ü şebabın Bedri bir güneş var Rindanı kahreder tufan içinde
Sayfa 163 - Doğan Kitap
Hüzün idi ruhumun esas meali
Sayfa 155 - Doğan Kitap
Reklam
31 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.