İstanbul'un Antika Tipleri

Mahmut Yesari

About İstanbul'un Antika Tipleri

İstanbul'un Antika Tipleri subject, statistics, prices and more here.

About

Palavracılar, dolandırıcılar, zamparalar, âlemciler, mirasyediler… Mahmut Yesari, kıvrak kalemiyle İstanbul’un bu “antika” tipleri arasında geziniyor. Her birini ince ince allayıp pullayarak tanıtıyor ve 20. yüzyıl başı İstanbul’unun şehir hayatına dair keyifli bir okuma sunuyor. Bugüne kadar gazete sayfalarında kalmış bu eğlenceli yazılar nihayet günümüz okuruyla buluşuyor. “[Mahmut Yesari’nin] asıl kıymeti hayatında kavranmış değildir, ölümünden ve nesillerden sonra değeri artacak ediplerdendir.” Refik Halid Karay “Mahmut Yesari, kendisinde ve benzerlerinin şahsında zürriyeti kurumaya yüz tutmuş bir bohem neslinin son mümessillerindendi. (…) Mahmut Yesari’nin ölümü, Türk edebiyatını ve gazeteciliğini benzeri az bulunur bir rikkat ve fazilet örneğinden mahrum bıraktı.” Peyami Safa
Estimated Reading Time: 5 hrs. 13 min.Page Number: 184Publication Date: January 2019Publisher: Can Yayınları
ISBN: 9789750739293Country: TürkiyeLanguage: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Book Statistics

Reader Profile of the Book

Kadın% 33.0
Erkek% 67.0
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

About the Author

Mahmut Yesari
Mahmut YesariYazar · 30 books
1895 yılında İstanbul’da doğdu. Soyadı, büyük dedelerinden gelmektedir. 18. yüzyılın son yarısında şöhret bulmuş hattat Mehmet Esat Efendi, sol eliyle yazdığından dolayı 'Yesari' lakabıyla anılırdı. Ailesi de bu adı muhafaza etti. Talik yazıda üstat olup, şiirleri de vardı. Osmanlı Sultanı Üçüncü Mustafa Han, bu zatı sarayına almıştı. İstanbul Lisesi'ni bitirdi. Güzel Sanatlar Akademisi’nde okudu. Bu sırada Birinci Dünya Savaşı çıktı. Bunun üzerine askere alındı. Dönüşünde Diken dergisinde karikatürist olarak gazeteciliğe başladı. Sonra Kelebek adlı edebiyat ve mizah dergisini çıkardı. Piyesler yazmaya başladı. Daha sonra roman ve hikayeler yazdı. Bunlarda hayattan alınmış sahneler çoktur. Romanları daha romantiktir. Tiyatro sahasına trajedi yazmakla girdi, sonra komediye yöneldi. İlk romanının adı Namus’tur. Piyeslerinden çoğu Darülbedayi tarafından temsil edildi. Anlaşılan bir dili ve usta bir anlatımı vardır. Hayatının sonuna kadar çeşitli dergi ve gazetelerde yazı hayatını sürdürdü. 1945 yılında tedavi gördüğü Yakacık Sanatoryumu’nda öldü. ESERLERİ: Çoban Yıldızı (roman, 1925) Çulluk (roman, 1927) Pervin Abla (roman, 1927) Kırlangıçlar (roman, 1930) Su Sinekleri (roman, 1932) Bahçemde Bir Gül Açtı (roman, 1932) Tipi Dindi (roman, 1933) Yakut Yüzük (roman, 1937) Yakacık Mektupları (hikayeler, 1938) Bağrı Yanık Ömer Geceleyin Sokaklar PİYESLERİ: Tablo Asri Hülyalar Bekir’in Rüyası Ayrı Oda Çürük Merdiven Sancağın Şerefi Sürtük Telli Turna Hanife Hanım Hizmetçi Arıyor Serseri