Aslen İslam tarihine bakıldığı zaman içerisinde tasavvufun bulunmadığı bir hareket görmek kesinlikle mümkün değildir. Zira maneviyattan yoksun bir hareketin ilerlemesi ve güçlenmesi mümkün değildir. Maneviyatı olmayan bir hareket ruhsuz bir beden gibidir ve tasavvuf da Islam dininin maneviyatının kendisidir. Şu anda İslam davasının sadece dilde dolanıp, boğazdan aşağı inmemesinin altında yatan temel etken de bu maneviyatsızlıktır.
Sayfa 323