Adı üzerinde ve içerisinde 23 adet öykü bulunan, öykülerin hepsi daha önce okumadığım tarz veya üslupta diyebileceğim öyküler. Beğenip beğenmemek tamamen kişisel bir ölçüt olacağı için iyi veya kötü diyemem fakat genel olarak birazda önyargı ile bakarsak beğeneceğinizi sanmıyorum. Bir kitaba başlayıp yarım bırakmamak gibi bir huyunuz varsa bitireceğiniz kesin, kitap okuma alışkanlığı fazla olmayan kişilerin kolaylıkla yarım bırakacağı bir kitap olmakla birlikte içerisinde çok etkili hoşunuza gidecek öyküler kesinlikle var.
Anlamadığım çok öykü oldu. Karışık. Kişi kafasını boşaltmış sanki. Ama bir düzen olmadığı için karşı tarafın anlaması çok zor. Ya da çeviriden kaynaklanıyordu bu sorun. Ama çeviriden kaynaklansa tüm hikayelerde bir sorun olurdu.
En sevdiğim hikayeler, Minotaurus, İsviçre Konfederasyonu Üyeleri Bir Tersliği İzliyor, Soruşturma, Hayalet Sürücü, Vefasız Temsilci.
Yeni İsviçre yazınının örneklerinin derlendiği bir kitap. Onlarca uzun ya da kısa öyküden olușan kitap, edebi anlamda pek bilinmeyen bir coğrafyanın kısa bir özetini yapıyor. Bazı öykülerin sizi çok șașırtacağını söyleyebilirim. Alıșık olmadığınız konular, alıșık olmadığınız tarzlarda ișleniyor. Minotauros öyküsü özellikle güzel.
