Toplamda 11 bölümden oluşan kitap genel olarak etik öğretilerden yola çıkarak iyi insan nasıl olunur, iyi kime neye göre şekillenmelidir. Bilgeliğe mi, sağlığa mı yoksa büyük topluluğa göre mi olmalı. Bununla birlikte yine iyi insanın sadakati tam olarak neye yönelmedir, yükümlülükleri nelerdir, topluma etkileri nelerdir sorusuna cevaplar veriyor. Okuyucuyu yoran bir anlatım söz konusu değil. Akıcı ve anlaşılır. İnsan davranışları, ne iyidir ve ne doğrudur.Bizler neyin kötü ve yanlış olduğunu, insan hayatının gerçek amacının ne olması gerektiğiden, doğruculuk ile nezaketsiz ve adaletsiz insanlardan oluşan toplumda iletişimin imkansızlarından bahsederken kitabın sekizinci bölümünün odağı olan erdemli insan nasıl olur konusunu farklı yönlerden ele aldığımızda yine erdemli olma noktasında ikilemde bırakabiliyor. İyi bir amaç uğruna söylenmiş olan bir yalanın neden haklı çıkarılamayacağını ya da temel erdem olan doğruluğun, yalan söylerken görev olduğu öne sürülen durumlarda ( bir hayatı kurtarmak gerektiğinde yalan söylemek gibi ) bile kusurlu bir durum ile güven sarsıcı olduğu ve doğru olanın yorulmadan gerçeği takip etmek gerektiği vurgusu yapılmış. Kitapta da vurgusunun yapıldığı gibi alışkanlığa dönüşmedikçe haklı bir nedenle hayat kurtarma gibi bir noktada, yalan değil belki ama durumun izahı noktasında esneklik güven sarsıcı olmaz diye düşünüyorum:) Beğendiğim bir kitap oldu