Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Je Me Souviens

Georges Perec

Je Me Souviens Hakkında

Je Me Souviens konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
7/10
1 Kişi
1
Okunma
Beğeni
169
Görüntülenme

Hakkında

Ces « je me souviens » ne sont pas exactement des souvenirs, et surtout pas des souvenirs personnels, mais des petits morceaux de quotidien, des choses que, telle ou telle année, tous les gens d'un même âge ont vues, ont vécues, ont partagées, et qui ensuite ont disparu, ont été oubliées ; elles ne valaient pas la peine d'être mémorisées, elle ne méritaient pas de faire partie de l'Histoire, ni de figurer dans les Mémoires des hommes d'Etat, des alpinistes et des monstres sacrés. Il arrive pourtant qu'elles reviennent, quelques années plus tard, intactes et minuscules, par hasard ou parce qu'on les a cherchées, un soir, entre amis ; c'était une chose qu'on avait apprise à l'école, un champion, un chanteur ou une starlette qui perçait, un air qui était sur toutes les lèvres, un hold-up ou une catastrophe qui faisait la une des quotidiens, un best-seller, un scandale, un slogan, une habitude, une expression, un vêtement ou une manière de la porter, un geste, ou quelque chose d'encore plus mince, d'inessentiel, de tout à fait banal, miraculeusement arraché à son insignifiance, retrouvé pour un instant, suscitant pendant quelques secondes une impalpable petite nostalgie. G. P.
Türler:
Tahmini Okuma Süresi: 4 sa. 59 dk.Sayfa Sayısı: 176Basım Tarihi: Mayıs 2013Yayınevi: Fayard
ISBN: 9782213677972Dil: FransızcaFormat: Karton kapak
Reklam

Yazar Hakkında

Georges Perec
Georges PerecYazar · 24 kitap
Şaşırtıcı özgünlükteki yapıtlarıyla, anlatı üslubuna ve şiire getirdiği yeniliklerle edebiyat dünyasında ayrı bir yer edinen Georges Perec, 7 Mart 1936'da Paris'te doğdu, 3 Mart 1982'de Ivry'de öldü. Neredeyse tüm yaşamı boyunca Paris'te yaşadı. İkinci Dünya Savaşı'na katılan babası 1939'da öldürüldü. Almanlar Fransa'yı yavaş yavaş ele geçirirken, Perec akrabaları tarafından kırsal bölgeye götürüldü. 1942 yılı sonlarında Paris'te kaybolan annesinin de daha sonra Auschwitz'de ölmesiyle, altı yaşında öksüz kaldı ve halasıyla eniştesi tarafından büyütüldü. Yahudi kökenli oluşunu ve anne babasını savaşta kaybetmesini hiçbir zaman açıkça irdelemese de, bunlar yapıtlarında alttan alta her zaman var olan unsurlar oldu. Perec eğitimini tamamladıktan sonra, bazı dergilere yazılar yazmaya başladı. 1965'te ilk romanı Les Choses. Une histoire des années soixante (1965; Şeyler - Altmışlı Yılların Bir Hikayesi, çev.: Sevgi Tamgüç, Metis Yay., 1998) ile Renaudot Ödülü'ne layık görüldü. O tarihten itibaren birbiriyle hiçbir benzerlik taşımayan yirmiden fazla kitap yayımladı. Perec, 1960'ta Raymond Queneau ve François Le Lionnais tarafından kurulan, Paris merkezli OuLiPo'nun (Ouvroir de Littérature Potentielle-Potansiyel Edebiyat Atölyesi) üyelerindendi. Italo Calvino, Harry Matthews, şair ve matematikçi Jacques Roubaud'nun da üyesi olduğu, matematik, mantık ya da satranç gibi başka alanlardan biçimsel olarak yararlanan, edebiyatı bu alanlardan ödünç aldığı yeni yapılar ve örneklerle genişletmeye çalışan OuLiPo'nun başını çeken edebiyatçılardan biri oldu. Perec, romanlardan toplu çapraz bulmacalara, denemelerden taşlamalara, şiirlerden sözcük oyunlarına çeşitlilik gösteren yapıtlara imza attı. Tersinir sözler, evirmeceler, sözcük oyunları Perec'in yapıtlarından hiç eksik olmadı. 1969'da hiç "e" harfi kullanmadığı La Disparition (Kayboluş) adlı romanı yazdı. Kayboluş bir adamın ortadan kayboluşunun hikâyesidir ve adamın kaybolduğu dünyada "e" harfi de kaybolmuştur, ancak romanın hiçbir karakteri dildeki yer değiştirmelerin, benzetmelerin, tahrif etmelerin ve böyle bir evrenin boşluğu doldurmak için giriştiği sonu gelmeyen hilelerin farkına varmaz. Böyle bir dünyada arkadaşları Anton Ssliharf'i boşuna arar ve birer birer yok olurlar. İnsanın yaşadığı ortamı keşfe çıkan Perec, kimi zaman sivri dilli bir alaycılıkla, kimi zaman da takıntılı bir yöntemcilikle romanlar yazdı. Özel hayatı konusunda her zaman ketum olsa da, yapıtları otobiyografik unsurlarla doludur. 1973 yılında yazdığı La Boutique Obscure, 1975'te kaleme aldığı W ou le souvenir d'enfance (W Ya da Bir Çocukluk Hatırası, çev.: Sosi Dolanoğlu, Metis Yay., 2001), 1978'de yayımlanan Je me souviens, otobiyografik özellikleri daha öne çıkan yapıtlarıdır. Perec'in en önemli yapıtlarından biri de, 1978'de yayımlanan ve Medici Ödülü'ne layık görülen La vie mode d'emploi'dır (Yaşam Kullanma Kılavuzu, çev.: İsmail Yerguz, Yapı Kredi Yayınları, 2001). Harflerle ve sözcüklerle oynamayı çok seven Perec, dili neşeli bir oyun ve keşif alanına, kapıları şiire olduğu kadar derin felsefi düşüncelere de açılan bir laboratuvara çevirmiştir.