Kabuğunu Kıran Hikaye Posts
You can find Kabuğunu Kıran Hikaye books, Kabuğunu Kıran Hikaye quotes and quotes, Kabuğunu Kıran Hikaye authors, Kabuğunu Kıran Hikaye reviews and reviews on 1000Kitap.
1950 Kuşağı, Türk öykücülüğünde büyük bir kırılışı yarattılar. İkinci Dünya Savaşı sonrası yaşanılan modernizm fikrinin yıkımı, bireyin yalnızlaşması, yabancılaşma, varoluşsal sorgulama gibi düşüncelerin yayılmasıyla 1950 Kuşağı öykücülerimiz de bu çerçevede eserler verdi. Bu dönemin öncül isimleri olarak Alemdağ'da Var Bir Yılan (1954) adlı eseriyle Sait Faik Abasıyanık, Dost (1952) adlı kitabıyla Vüsat O. Bener ve Bozbulanık (1953) adlı kitabıyla Nezihe Meriç gelmektedir. Seçilmiş Hikayeler, A Dergisi, Yenilik, Yeni Ufuklar gibi dergilerde yayımlanan öyküleriyle öne çıkan ve genel olarak 1920-1930 doğumlu isimlerden oluşan bu kuşağın temsilcileri, 1950'li yılların ikinci yarısından itibaren kitaplarıyla etkinlik göstermiştir.
1950 Kuşağı öykücülerimize göz atmak için yararlanılabilecek en önemli kaynak Jale Özata Dirlikyapan'ın Metis Yayınları'ndan çıkan
Kabuğunu Kıran Hikaye adlı kitabıdır. Bunun haricinde Asım Bezirci'nin en son Evrensel Yayınları'ndan çıkan 
1950 Sonrasında Hikayecilerimiz ve Füsun Akatlı'nın Bir Pencereden adlı Adam Yayınları'ndan çıkan inceleme kitapları bulunmaktadır.
1950 Kuşağı öykücülerimizi anlattığım videoyu izlemek için: youtu.be/NptWrBMafDg
Geride kalan yıl bakalım neler yapmışız :))
Saatler sonra geride bırakacağımız 2018 yılı okumalarına ilişkin verilerim, analizlerim ve beğendiğim kitapların listesini içerir paylaşımdır.
Tür ve sayı dağılımı
Tür Sayı
Öykü 66
Roman 58
Deneme / İnceleme 15
Öykü Konusunda Tavsiyeler
Son zamanlarda öykü konusunda tavsiye vermemi isteyen epey mesajla karşılaşıyorum. Zamanında bende - #17244229 - sormuştum. O günden bugüne epey zaman geçti. Tavsiye edilen birçok kitabı okumaya çalıştım. Ayrıca bunun dışında da rast geldiğim öykücüleri okumaya gayret gösterdim. Bu yazım kesinlikle ukalalık olarak
Onat Kutlar'ın dünyasına hoş geldiniz :))
Horoz gibi öten büyükanne(Horozlar), çatıyı tamire geldiği halde yıkıp giden Güleç Osman(Çatı), kağıtsız kağıt oynayan kahve müdavimleri, evde bir sürü kediyle dışarı çıkmadan yaşayan adam gibi tiplemeler, dönemin eleştirmen ve yazarlarına Onat Kutlar'ın 'delileri' anlattığını düşündürmüştü. A dergisinin İshak kitabı hakkında düzenlediği oturumda, öykülerdeki karakterlerin "anormal" olup olmadığı tartışılmıştır.