Varlıklı bir ailenin çocuğu olan Stefan Zweig, küçük yaşlardan itibaren kültür ve edebiyat alanında eğitim görmeye başlamış, ingilizce, fransızca, almanca, yunanca ve latince öğrenmiş. Viyana ve Berlin üniversitelerinde felsefe bölümünden mezun olmuş. İlk şiirlerini lisedeyken, Hugo Von Hofmanntshal'den etkilenerek yazmış. 1901'den sonra fransız sanatçılar Poul Voltaire ve Baudelaire' in şiirlerini almancaya çevirmiş. I. Dünya savaşı'nda (1914-1917) gönüllü olarak Viyana'da savaş karargâhında savaş arşivi'nde memur olarak çalışmış. Stefan Zweig sade, anlaşılır, yalın bir dille kaleme aldığı, çok beğenerek okuduğum " Kaçak & Sahaf Merdel " Eserinde I. Dünya savaşı sırasında iki ayrı insan ve iki ayrı hayatın hikayesi yer almaktadır. İlk hikaye "Kaçak" ta 1918'de bir balıkçı, küçük bir isviçre kasabasından pek de uzakta olmayan gölde teknesindeyken bir salın üzerinde kürek çekmeye çalışan yorgun ve üşüyen adamı görüp teknesine alıyor. Yanına aldığı adam evine dönmeye çalışan bir askerdir. Evine dönmek isteyip bir türlü dönmeyi başaramaması intihar etmesine neden olur. Diğer bir hikaye "Sahaf Mendel"de ise eşsiz belleği ve bilgisiyle Viyanalı entelektüellerin göz bebeği Sahaf Jakop Mendel' in trajik hikayesi anlatılmaktadır. Tam bir kitap kurdu olarak tanımlayabileceğimiz; kitaplarla yaşayan, kitaplara dalıp dünyadan kopan adamın başına savaş sırasında talihsiz bir olay gelmektedir. Olaylar sırasında alıkonulan Mendel Viyana'ya geri döndüğünde; Ne Mendel eski Mendel'dir ne Viyana eski Viyana'dır.