Kafa Dergisi Sayı: 42 kitaplarını, Kafa Dergisi Sayı: 42 sözleri ve alıntılarını, Kafa Dergisi Sayı: 42 yazarlarını, Kafa Dergisi Sayı: 42 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
ve ben kendime bu zamanda en çok neden acı duyduğumu sorduğumda, böylesine ölçüsüz acılar yaratan bir zamanda her şeyi birlikte duyumsayamamaktan, bu zamanın insanlarla birlikte insani acıları birlikte duyumsama gücünü de katletmesinden acı duyduğumu itiraf etmek zorunda kalıyorum.
etrafımızda her gün onlarca şey oluyor. hepsi de önemli, çünkü çoğunda vicdan yaralayan, kabul edilemez nitelikte şeyler var. çağına, aklına, yaşamına aykırı olduğunu görüyorsun. fakat hepsine yetişme fikri artık imkansız olduğundan içsel hiyerarşiler yaratıyorsun. sıralama ölçütleri geliştiriyorsun "önemli-önemsiz-az önemli-anlamsız" şeklinde. sonra derinlerden bir çelişki gelip yakana yapışıyor: acaba ben kötülükle uzlaşıyor muyum?
kimse kabullenmiyor ama karanlıkta uyuyup karanlığa uyanıyoruz her sabah. hepimiz gerçeği bildiğimiz halde, birbirimize fena yalanlar atıyoruz iyilik, sağlık, mutluluk üzerine. pek çok insan gibi ben de eski neşemi arıyorum, mumla. karanlıkta ve mumla.
özgürlüğü, bu topraklarda, vaatlerle dolu bir alandan ziyade bir tehdit olarak algılıyoruz; kuvvetle muhtemel ki, bugüne kadar o özgürlükle ne yapacağımıza dair pek bir fikir geliştirme şansına sahip olamadığımızdan.
toplumların ruhunu, köprüleri, çift yönlü otobanları, viyadük ve döner kavşakları ve hatta görkemli anıtları dahi değil, büyük düşünce insanları ve sanatçıları taşıyor.
Aile, toplum, devlet eliyle ele geçirdikleri güçle sağladıkları kontrolü felakete çevirmekte üstlerine yok. Bu felaket eninde sonunda biz kadınları buluyor. Çünkü biz toplumun, devletin, sistemin çaresiz bıraktıklarıyız.