Kafka'dan Kafka'ya

Maurice Blanchot

En Beğenilen Kafka'dan Kafka'ya Gönderileri

En Beğenilen Kafka'dan Kafka'ya kitaplarını, en beğenilen Kafka'dan Kafka'ya sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Kafka'dan Kafka'ya yazarlarını, en beğenilen Kafka'dan Kafka'ya yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
De l'existence à l'existant.
Varlık karşısındaki içdaralması -varlıktan duyulan dehşet-" diye yazar Levinas, "ölüm karşısında duyulan içdaralması kadar kökensel değil midir? Var olma korkusu varlık için duyulan korku kadar kökensel değil midir? Daha bile kökenseldir, zira varlık için duyulan korku var olma korkusuyla açıklanabilir.
Edebiyat sözcüklerin anlamına pekâlâ egemen olmuştur ama anlamlarının dışında kavranmış sözcüklerde bulduğu şey, şey olmuş anlamdır. Böylelikle koşullarından ayrık tutulmuş, anlarından ayrılmış, kendisinden hiçbir şeyin yapılamayacağı boş bir güç, güçsüz bir güç olarak gezinir, var olmaktan çıkmakta basit bir güçsüzlük duyar ama bu yüzden de belirlenmemiş varoluşun kendine özgü ve anlamdan yoksun belirlenimi olarak ortaya çıkar.
Reklam
Edebiyat o zaman şeylerin gerçekliğinin, onların tanınmamış, özgür ve sessiz varoluşlarının tasasıdır; onların masumiyeti ve onların yasaklanmış mevcudiyetidir, açınlanma (vahiy) önünde şaha kalkan varlıktır, dışarıda oluşmak istemeyen şeyin meydan okumasıdır. Böyle olmakla, karanlıkla, amaçsız tutkuyla, hukuksuz şiddetle, dünyada dünyaya gelmeyi reddetmeyi sürdüren her şeyle duygudaşlık kurar.
Kafka yaşama konusunda pek yetenekli değildi, sadece yazarak yaşı­yordu.
Nitekim Kafka'nın bütün metinleri biricik bir şeyler anlatmaya ve bunu sadece anlatılan şeyin genel anlamını ifade edebilmek için anlatır görünmeye mahkumdur. Anlatı, doğrulanmaz ve anlaşılmaz bir olaylar dizisi olmuş düşüncedir ve anlatının yakasını bırakmayan anlam, anla­şılmaz aracığıyla onu alt üst eden sağduyu gibi sürdürülen aynı düşün­cedir. Hikayede kalan kişi açıklayamadığı donuk bir şeye nüfuz eder ve anlama bağlı kalan kişi de ifşa edici ışığı olduğu karanlığa yeniden ka­vuşamaz. İki okur birbirini hiçbir zaman yakalayamaz, insan biri, sonra öteki olur, her zaman olması gerekenden daha fazla ya da daha az anlar. Gerçek okuma olanaksız kalır.
Her türlü sözün temelinde henüz bilinmeyen bir mahkumiyet ve henüz görülmeyen bir mutluluk olarak yer alan bu ilk çifte anlamda bulur kö­ mkenini edebiyat çünkü bu çifte anlam kendini sözcüklerindeki anlamın ve değerin arkasında gösterebilmek için edebiyatın seçmiş olduğu bi­çimdir ve onun sorduğu soru edebiyatın sorduğu sorudur.
Reklam
267 öğeden 291 ile 267 arasındakiler gösteriliyor.