Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Medeniyet Üzerine Yazılar

Kalbin Aklı

Savaş Ş. Barkçin

Kalbin Aklı İletileri

Kalbin Aklı iletilerini, Kalbin Aklı okur görüşlerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İslâm’da doğruluk güzellikten, güzellik de doğruluktan ayrılamaz. Bir inanan hem doğru, hem de güzel iş yapmak durumundadır. Hem güzel, hem doğru bir insan olmak zorundadır. Fikri, işi, eseri doğru ve güzel olmalıdır. Meselâ namazı sadece dosdoğru kılmak değil, aynı zamanda güzelce kılmak esastır. Zekâtı da sadece dosdoğru değil, aynı zamanda güzelce vermek gerekir. İslâm’ı veya bir hakikati anlatırken de her sözün güzelce söylenmesi gerekir.
Kalbin Aklı
Kalbin Aklı
Bilinçsizlik: Bilgi tekbaşına bilinci doğuramaz. Bilinci doğuran inanç ile, dünyaya bakış ile şekillenen zihniyettir. Yani maariftir, irfandır. Her elde edilen bilgi, irfana göre değer kazanır. Nitekim eskiler ma’lümâtfurüş kişiler için “ ilmi çok, irfanı yok” derlerdi. Bugün bu kınamaya muhatap olacak düzeyde bilgisi olan bile azdır. Bizde sağlam, özlü, geçmişi ve geleceği gören bir zihniyet olmadığı için, en üst tahsilli insanlarda bile bilgi eksikliği, bilinçsizlik ile beraberdir.(s.70)
Kalbin Aklı
Kalbin Aklı
Reklam
Evet, Batı’nın yıkıcı ve ikiyüzlü karakteri açık… Ama bu, Müslümanların sorumluluğunu azaltmıyor. Müslümanlar, Batı ile uğraştıkları kadar kendi eksikleri ile uğraşmıyor. Istisnalarımız hariç 200 yıldan beri böyle yapıyoruz. “Madem Batı bu şekilde güçlendi, o zaman biz de ne olursa olsun onun kadar güçlü olmalıyız.” mantığıyla hareket ediyoruz. Bu yanlış mantık bize belirli bir güç kazandırdı, ama bu arada ahlâkı kaybettik.(s.37)
Kalbin Aklı
Kalbin Aklı
İkinci Abdülhamid’den beri bütün muhafazakâr iktidarlar aynı hatâya düşüyor. Bu hatâ, maddî başarıların, fizikî şartların iyileştirilmesinin, yatırımların çoğalmasının ve büyük bütçelerin tek başına bir vasıf değişimi getireceği yanılgısıdır. İnşâ edilen okullar ve derslikler, sınıflara İnternet bağlantısı, öğrencilere bedava ders kitabı gibi çok güzel işlerin bir asla istinad ettirilmeden tek başına arzu edilen, hedeflenen bir nesli kendi başına meydana getirmesi elbette mümkün değildir. Halbuki hiçbir işin keyfiyet (kalite) boyutunda gelişme olmaksızın kemmiyet (nicelik) boyutundaki gelişme tek başına bir başarı sayılamaz. Müfredâtta yapılan değişikliklerde olumlu yönler var. Fakat dünya örneklerini göz önüne alan, “bizim” insan modelimize uygun, “bize has” bir anlayış terkîb edildiği söylenemez. Kendi damgamızı vurmadan ithalata devam ediyoruz. Eğitim şurâlarında konuşulanlar hâlâ ayrıntılardır. İnsan hedefimiz, uygarlık anlayışımız ve gelecek tasavvurumuz hâlâ uzakta kalan konulardır.(s.75)
Kalbin Aklı
Kalbin Aklı
Ve ne kadar kötü ki emanete sahip çıkamıyoruz...
Müslümanların inancında yeryüzü ve içindekiler, canlı-cansız, bitki-hayvan, insan, inanan-inanmayan hepsi Allah’ın bir emaneti. Çünkü Müslüman olmak demek, Allah’ın bu emanetine inanmak demek. Müslümanlar için beldeler, memleketler, hele insanlar sahip olunamayacak varlıklar. Çünkü, mülk Allah’a ait. Çünkü el-Melik olan O’dur. Müslümanlar, gerçek insanlığı temsil eden İslâm’a açtıkları beldelerde kontrollerine giren her şeyi Allah’ın tevdi ettiği birer emanet gibi görürler. Ona göre, şefkatle ve dikkatle muamele ederler.(s.56
Kalbin Aklı
Kalbin Aklı
okuyacaklarıma eklendi
Ey nefs-i entelektüel! Zaman pişmanlık zamanıdır, sonlayan ölüm gelmeden!
Kalbin Aklı
Kalbin Aklı
Reklam
Müslümanlığın gayesi sadece güç kazanmak, sadece en güçlü olmak değildir. Gaye; iyi kul, iyi insan olabilmektir. Allah’ın ahkâmına, Resül-i Zîşân Efendimiz’in (s.a.v) ahlâkına bağlanmaktır. Niyeti de, gayreti de bunun için sarfetmektir. Dünyevî güce herkes kötülükle, şer ile ulaşabilir. Asıl marifet, iyi ve doğru, yani ahlâklı kalarak güçlü olmaktır. Bunun için adalete, ehliyete dayanmak ve doğruyu yayıp yanlıştan sakındırmak dışında kazanılan hiçbir güç meşru olmaz. Evet, çâre açık: Gücün ahlâkına değil, ahlâkın gücüne sahip olmak…(s.39)
Kalbin Aklı
Kalbin Aklı
Batı’da ise doğruluğu temsil eden etik ile, güzelliği temsil eden estetik iki ayrı, hatta çelişen, hatta çatışan kavramlardır. Çoğu kere “doğru” olan “güzel” değildir, “güzel” olan da “doğru? Bu, birliği parçalayan ve hayatı şizofrenik duvarlarla bölen seküler hayat nizamının doğrudan bir yansımasıdır. O yüzden bizdeki sanat anlayışı ile modern sanat anlayışı arasında temelde büyük farklar vardır. Meselâ Batılı bir ressam, eserine kocaman bir imza koyarken, bizim şaheserler ortaya koyan hattatlarımız küçücük harflerle imza atarlar. O imzalar da genellikle şöyle dualardan oluşur: “Bunu yazan falan kişidir. Allah onun günahlarını affetsin.”(s.49
Kalbin Aklı
Kalbin Aklı
Tebessüm
Tebessümün sadaka olduğu bir inanca mensubuz. İslâm’da hayat ile güzellik, vazife ile zevk, ahlâk ile sanat iç içedir. Her şey gibi sanat da ne hayattan, ne de inançtan kopuktur. Aksine fıtrat anlamına gelen ahlâka hizmet eden bir araçtır. Müziğin, mimarinin, tezhibin, şiirin, kısacası bütün sanatların gayesi kişinin edebini, kişiliğini, kulluğunu güzelleştirmektir.
Kalbin Aklı
Kalbin Aklı
Her kelime bir âlemdir, yani bir şiardır. Her kelime aynı zamanda bir âlemdir, yani bir dünyadır. Onlara karşı istisnasız, şuursuz, dikkatsiz olmak bunun için bir kayıptır. Dil, din demektir. Çünkü din kelimeler ile nakledilen vahye ve sünnete dayanır. Dil aynı zamanda düşünce demektir. Çünkü kişinin düşünmesi bildiği isimlerle, kavramlarla, kelimelerle olur. Bu nedenle dili bozuk olanın dini de, düşüncesi de bozuk olur. Dilimize giren zihnimize, zihnimize giren hayatımıza girmiştir. Kendi kelimeleri olmayanın kendi kavramları ve anlamları olamaz.
Kalbin Aklı
Kalbin Aklı
14 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.