Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Kalite Ülkesi
Marc-Uwe KlingEn Yeni Kalite Ülkesi Yorumları ve İncelemeleri
En Yeni Kalite Ülkesi sözleri ve alıntılarını, en yeni Kalite Ülkesi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Puan
7.710 üzerinden
Yapay Zeka
Kitabın içeriği bizi bekleyen gelecek demek istiyorum ama şu anda içinde yaşıyorda olabiliriz. Okurken kafanızın içinde o kadar çok benzeşmeler yapıyorsunuz ki.Yapay zekanın günümüzde bu kadar gelişmesi birazda korkutucu bir durum kitapta bize olası sonu veriyor.Ben çok keyif ve endişeyle okudum kesinlikle tavsiye ederim.
Kitap çook güzeldi. İkinci kitabı maalesef Türkçe'ye çevrilmemiş. Hatta İngilizce çevirisi bile yok. Tüm zamanlar favorilerime girdi. Aşırı eğlenceli ve yaratıcıydı.
368 syf.
10/10 puan verdi
Kalite Ülkesi İnceleme
Kalite Ülkesi , algoritmaların yönettiği, insan hayatlarına yön verdiği, sanal kimliklerin öneminin gerçek kişilerin önüne geçtiği, sağlam bir sistem eleştirisi de yapan kurgu roman. Kalite Ülkesi, bir Black Mirror bölümünü anlatıyor sanki. Hatta buna benzer bilgisayar oyunu var become human diye ona da benzettim. İnsanlara bir statü koymaya (bu da genellikle iş hayatındaki ünvanı) ve biraz da buna göre davranılmaya çoktan alışıldı. Karakterlerin tümünün soyadı kim ne iş yapıyorsa o. Yöneticilik pozisyonu varsa adı “…. Yönetici”.
Teknolojinin gelişimi yeni iş kolları yaratıyor ancak insanların ihtiyacı olan şey, yeni işlerin çeşitliliğinin artmasının yanında nüfusa paralel şekilde niceliksel olarak iş (pozisyon) sayısının da artması. İş kollarındaki çeşitliliğin artması ifade edilirken iş-pozisyon sayısının ifadesi çoğu zaman yok. Kalite Ülkesi içindeki kurgu elemanlarından biri de bu.
Kalite Ülkesi içeriğindeki tanımlar gerçekten çok ilginç ve günümüz davranışları düşünüldüğünde bir benzerini yaşadığımızı söyleyebilirim.
Algoritmalar hayatlara yön veriyor bu kitapta; Kiminle görüşebilirsin, hangi partiye oy vermelisin, eve giderken ne yapmalısın, ne satın almalısın, çocuğunu doğurmalı mısın, yeni bir ilişkiye başlanmalı mı…
Hayatı algoritmaların nasıl yönetebileceğini görmek istiyorsanız Kalite Ülkesi size bunu görme fırsatı sunuyor.
Gerçekten beğenerek okuduğum elimden düşmeyen bir roman oldu.
Kitabın tarzını çok beğendim. Sonunu bağlayamamış olsa da güzel eleştirel, bilim kurgu türünde bir kitap. Belki de gelecekte gerçek olacak bir kitap. Çünkü şu anda aradığımız, baktığımız şeyler doğrultusunda bize ürün yerleştiren bu minik sistem, gelecekte olası durumu gözler önüne seriyor. Kişiye özel ürünler, sevgililer, evler, izlediği programlar ve izlediği programlarda insanların beğendiği ürünleri almasını sağlayan bir sistem düşünün. Bütün bunlar kalite ülkesinde....
Ana karakterimiz Peter işsiz kalite kentte hurdacılık yapar ancak düzgün çalışmayan makineleri hurdaya çevirmeyi gönlü el vermez. Bu yüzden istemsizce ona gönderilen çeşitli robotların liderleri olarak bulur kendine. Bir gün dükkan peter'e sahip olmak istemediğinden %100 Emin olduğu bir şey yolladığında Peter onu iade etmeye karar verir. Tek bir sorun vardır ürünü iade etmenin tek yolu mükemmel algoritmaya sahip dükkanın hatalı olduğunu herkese inandırmak ve kalite ülkesinin temellerini oluşturan her şeyin belki de o kadar mükemmel olmadığını ortaya çıkarmaktır.
Bu hikayede yazar bu yeni ülkeyi oluştururken çok güzel kurmuş. Ancak iade etme süreci biraz geç başladı yani ülkeyi anlatmaya tanıtmaya çalışırken olay geç başladı. Akıcı bir kitap diyemem ama sıkıcı da değil. Güzel düşünülmüş ancak dünyayı kurmak üzerine fazla kafa yorduğu belliydi. Sonu oldu bittiye gelmiş gibi izlenim bıraktı. Ancak her şeye rağmen okumanızı tavsiye ederim ama beklentisiz okuyun derim.
Eh işte :(
Distopik bilimkurgu romanı...
Algoritmaların, androidlerin, yapay zekaların, süper zekaların zayıflığı değişik bir uslübla kimilerine göre mizahla anlatılmış.
Beni pek güldürmedi.
Kitapta kullanılan dil, bana pek hitap etmedi.
İçerisinde geçen kavramlar ve tarihi olaylar bilgi açısından yararlıydı.
Onun dışında konu çöp... Zaman kaybı... Kim tüm kitap boyunca saçma sapan bir eşyanın(!) İade edilmeye çalışılmasını, bir androidin devlet başkanı olma yolundaki seçim çalışmalarını okumaktan zevk alırsa buyursun okusun.
Benim için zaman kaybıydı, okunmazsa hiçbir şey kaybedilmez. Kitapla kalın.