"gelecek sefer, yüzmek yerine badminton oynayalım." gelecek sefer paris'e gidelim. gelecek sefer ay'a gidelim. andrew bir hayalperestti. ama, hayalperest olmaktan çok daha kötü şeyler var, diye düşündü fatou.
Öyküler görece tüketilmesi rahat olduğu için, çoğunlukla yazları bostan sularken tercih ettiğim bir tür. Yine bir Zadie Smith ve saatler içinde biten öyküsü. Fatou'nun gündelik yaşamına tanık oluyoruz tanımadığımız biri tarafından. Bu kısa öyküde ne var derseniz? Irk meselesi var, sınıf var ve biraz da emin olamadığımız dostane bir aşk ihtimali var ve fakat sonu yine açık.. :)
Fakat, sen bir daha üzülmeyeceğini mi sanmıştın? Asla öfkelenmeyecektin, yorulmayacaktın veya tepen atmayacaktı, öyle mi? Tabirimi mazur gör. Hadi ama Fatou! Biraz mantıklı ol, yahu!
Mutlu olmayı umut etmek yanlış mıydı?
Kısa, akıcı, keyifli bir öyküydü. Bazı insanların bazı insanlardan doğuştan daha üstün olduğunu anlatan hoş bir anlatımı vardı yazarın. Dünyada acı çeken çok fazla insan var. Acı çeken insanların acısı daima fazla ve yazar bunu örneklerle anlatmış. Çok kitap okurken araya eklenebilecek 45 dakikalık bir okuma yaptırdı. Okuyunca daha anlaşır oluyor dünyadaki adaletsizlik