Kanadı Kırık Kelebekler
Ramis ÇınarKanadı Kırık Kelebekler Gönderileri
Kanadı Kırık Kelebekler kitaplarını, Kanadı Kırık Kelebekler sözleri ve alıntılarını, Kanadı Kırık Kelebekler yazarlarını, Kanadı Kırık Kelebekler yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Birinin mutsuzluğu üzerine insan nasıl mutlu bir hayat kurabilirdi ? Belki bazıları için bu hiç de zor değildi.
isteklerin sınırsızlığı...
Oturdukları mahallenin varsıl sakinlerine imrenmesiyle oluşmaya başlayan hayalleri, sonradan daha şatafatlı semtlere çıktıkça iyice şahlandı.
Sayfa 203 - Fenomen KitaplarKitabı okudu
Seçilmiş hayatlar... seçilmiş mutsuzluklar...
Yegane varlığı olan bedenine zarar vermek onu rahatsız etmiyordu. Kensisini sevmediğinin farkında değildi. Nitekim hep başkalarına benzemek istemişti. Olduğundan farklı birine dönüşmek ülküsüyle gençliğini harcarken, bir karadeliğe düşer gibi daldığı kabusun en kasvetli yerinde, uçsuz bucaksız bir labirentin içinde, hiçbir şekilde baş edemeyeceği bir canavardan kaçarken, çıkmaz bir dehlize dalmış gibi çaresiz hissediyordu kendini. Henüz yirmi iki yaşındaydı ama seçilmiş bir mutsuzluğun içinde debeleniyordu.
Sayfa 202 - Fenomen KitaplarKitabı okudu
Kolaylık...
İkisi de kin tutmadığı için aralarına dargınlık bile girse çok geçmeden barışıyorlardı. Dolayısıyla barışmak zor olmadığı için kavgayı göze almaları daha kolay oluyordu.
Sayfa 202 - Fenomen KitaplarKitabı okudu
Kötülük...
Yaşadıkları, kararmakta olan yüreğini daha da katılaştırmıştı. İçten içe sevgiye, güvene ve huzura ihtiyaç duyuyor olsa da bütün duygularını yitirmiş biri olarak iflah olmaz olamazdı artık. Böylesine duyarsızlaşmışken, bir milat olarak gördüğü evliliğin de kurtuluş olmayacağını anlayacaktı.
Sayfa 201 - Fenomen KitaplarKitabı okudu
İnsan hastalıklı bir canlıdır...
Şimdi, ergenlik çağındaki haliyle hatırladığı Kübra'nın ölümünü düşünüyordu. Savcıdan haberi aldığında inanılması zor bir şaka gibi gelmişti. Gerçeği kavradıkça acısı daha da artıyordu. "Ah be Kübra bu duruma mı düşecektin?" diye söylendi. Gerçekten de üzülmüştü ama üzüntüsünün nedeni ömrünün baharındaki bir insanın, rüzgardaki bir mum misali sönmesi değil, onunla cinsel birlikteliğinin yalnızca bir kereyle sınırlı kalmış olmasıydı. Saplantılı bir tutkuyla arzuladığı genç bedenin toprak altında böceklere, solucanlara ve çıyanlara yem olacağını aklından geçirince içinde isyan duygusu kabardı.
Sayfa 167 - Fenomen KitaplarKitabı okudu
Ellerin talihi durmadan gülmüş. Bizimse gülümüz açmadan solmuş.
Abisinden ödünç aldığı arabayla amaçsızca gezerken, en damar şarkıların çalındığı bir radyo kanalını açtı ve baharat kıvamındaki arabesk nağmeleri acısına sos yaptı.
Sayfa 167 - Fenomen KitaplarKitabı okudu
tecrit...
Gelişen ulaşım imkanları sayesinde bütünleşen dünyadan değil, varoşlarında yaşadıkları şehirden bile tecrit edilmiş bir halleri vardı.
Sayfa 148 - Fenomen KitaplarKitabı okudu