Kanunların Ruhu Üzerine 1

Montesquieu

Kanunların Ruhu Üzerine 1 Quotes

You can find Kanunların Ruhu Üzerine 1 quotes, Kanunların Ruhu Üzerine 1 book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Kanunlar doğru oldukları için değil, kanun oldukları için yürürlükte kalırlar. Kendilerini dinletmeleri akıldışı bir güçten gelir, başka bir şeyden değil..
Şuna da dikkat etmek gerek ki, belli bir meziyetin, bir değişikliğinin ya da bir faziletin bir hükümeti harekete geçiren kuvvet olmadığını söylemekle, bu faziletin o hükümette bulunmadığına söylemek arasında büyük bir fark vardır. Bu saatı harekete geçiren su ya da bu çark değildir dersem, her iki çarkın da saatte bulunmadığı sonucuna mı varacağız? Tıpkı böyle , krallik, ahlaki faziletlerle hristiyanca faziletlenden yoksundur diyemeyeceğimiz gibi siyasi faziletten de yoksundur diyemeyeceğiz. Sözün kısası, Cumhuriyetin işlemesini sağlayan siyasi fazilettir ama, şeref duygusu da yok değildir orada: kralligin işlemesini sağlayan seref duygusudur ama siyasi fazilet de yok değildir orada.
Reklam
Atina'da bir aldatmacadan kaçarken bağrına sığınan bir serçeyi öldürdüğü için bir hakimin cezalandırılması bizi hayretler içinde bırakır. Yine Atina da kuşunun gözünü çıkartan çocuğu ölüm cezasına çarptıran mahkeme bizi hayretler içinde bırakır. Dikkatini çekerim, burada söz konusu olan ceza bir cinayet için verilmiş ceza değildir, doğrudan doğruya ahlaka dayanan bir Cumhuriyette ahlak ilkelerine göre verilmiş bir yargıdır.
Sayfa 132 - Toplumsal Dönüşüm YayınlarıKitabı okuyor
Temel kanunların bulunduğu müstebit devletlerde ise kanun koruyuculuğu edecek bir heyet de yoktur. Bu gibi ülkeler de dinin bunca kuvvetli olması da işte bundan ileri gelir: Çünkü din bir çeşit kanun koruyuculuğu eder ve devamlılığı sağlar; halk orada, dine değilse bile kanun yerine geçen geleneklere saygı gösterir.
Sayfa 69 - Toplumsal Dönüşüm YayınlarıKitabı okuyor
Şu halde soylu aileler mümkün olduğu kadar halka yaklaşmamalı. Soylu idare demokrasiye ne kadar yaklaşırsa o kadar mükemmel olur, saltanat idaresine yaklaştıkça da aksine mükemmelliğinden kaybeder. Bütün bunlann en kötüsü, halkın idare edilen kısmını, idare edenlerin medeni kölesi haline koyanıdır.
Sayfa 66 - Toplumsal Dönüşüm YayınlarıKitabı okuyor
Özel tutkularımızı giderme imkanlarımız ne kadar az olursa kendimizi o nisbette genel tutkulara veririz. Keşişlerin tarikatlarına duyduklan bunca sevgi nereden geliyor acaba? Tarikatın dayanılması olanaksız tarafları olmasından. Manastırların kuralları, alelade tutkuları dayandığı şeylerin tümünden yoksun eder onları, ellerinde de kala kala ruhlarının kıvranmasına sebep olan kurallara karşı duydukları tutku kulır. Bu kurallar ne kadar ağır olursa, yani eğilimlerinden ne kadar azaltırsa, geri kalan eğilimlerine de o kadar kuvvet verir ---- Bu yorumlamayı okuyunca günümüzdeki şu soru aklıma geldi "Menfaati olan insanları bunun dışında tutarsak, günümüzde hangi dinden olursa olsun insanları, tarikatlarin oldukça zor (ve kimilerine göre de mantıksız) olan ritüellerini yaptırtan inanç nereden gelmekte? " Bu sorunun cevabıni Montesquieu merkezinde yorumlarsak aslında bunun daha önce bahsi geçen gurur olduğunu görürüz. Bir nevi bu "Bakin ben bu bu zevklerden uzak durdum, tarikatımın veya grubumun bana söylediği şeyi yapabildim!" demek, kişiye bunun dışında övünç duyacağı başka bir imkan bırakılmaması da Montesquieu'yu doğrulayacak nitelikte.
Sayfa 98 - Toplumsal Dönüşüm YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
28 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.