"Geleceği inkâr edecekler. İyiliği savunuyoruz diyerek iyiliği savunuyoruz diyenlere savaşacaklar. Birbirlerinin kanını akıtacaklar. Kazandığını zannedenler kaybedecek. Kaybettiğine üzulenler de kaybedecek.Düzen'in sürmesi için öldürecekler. Küçük insan olma peşinde koşacaklar. Dinin, ahlakın, aidiyetin, çalışmanın büyük gerçeğine değil de küçük yanlışlarına kapılacaklar hep. Kimisi parada ve hırsta, kimisi ayaklıkta, kimisi insanın aslını unutup herkesi eşit tutmada , kimisi sahte dindarlıkta, bazısı iktidarda, bazısı bayrakta arayacak mutluluğu. OYSA İYİLİK VE MUTLULUK İNSANIN KALBİNDE, SENİN VE KARŞINDAKİNİN KALBİNDEDİR. Durup hayattan keyif almak yerine, acıya ve kör bir inatla boş işlere tutunacaklar. Kendilerine ve birbirlerine ihanet edecekler. Gerçeğe ihanet edecekler. İhanete bulanacaklar. Göremeyecekler. Üzüntüm bundandır."
“Herkes bir değildir ve öylesi makbuldur. Buğday tarlalarında salınan rüzgar, kavak yellerini titreten rüzgar ve denizleri dalgalandıran rüzgarın sesleri nasıl bir değilse, her meclisin insanı da kendince ayrıdır.”