Kaplıcada Bir Konuk

Hermann Hesse

About Kaplıcada Bir Konuk

Kaplıcada Bir Konuk subject, statistics, prices and more here.

About

Sözün kısası, edebiyat çalışmalarında yoğun bir dikkate öylesine gereksinim var ki, üretim sürecinde engelleyici ve aksatıcı dış etkenlerle kolayca başa çıkabiliyor insan. Ancak rahat bir masada, kusursuz bir ışık altında, alıştığı yazı malzemesiyle özel kâğıtlar üzerinde yazıp çizebileceğine inanan yazar bende kuşku uyandırır. Dış kolaylık ve rahatlıklar elbette farkına varılmadan aranır yazılıp çizilirken ama bunlarsız da olur. Hermann Hesse’nin, “Yaşlılık dönemime kadar yazdığım en iyi kitap” diye nitelediği Kaplıcada Bir Konuk, Hesse’nin kendi sözcükleriyle itiraflarından en kişisel, en ciddi olanlarını içeriyor.
Translator:
Kamuran Şipal
Kamuran Şipal
Estimated Reading Time: 3 hrs. 51 min.Page Number: 136Publication Date: August 2021First Publication Date: 1924Publisher: Can YayınlarıOriginal Title: Kurgast: Aufzeichnungen von einer Badener Kur
ISBN: 9789750724930Country: TürkiyeLanguage: TürkçeFormat: Karton kapak
Türler:
Reklam

Book Statistics

Reader Profile of the Book

Kadın% 66.7
Erkek% 33.3
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

About the Author

Hermann Hesse
Hermann HesseYazar · 54 books
1877'de Almanya'nın Calw Kasabası'nda doğdu. 1962 yılında İsviçre'nin Montagnola Kasabası'nda yaşamını yitirdi. İlk şiirini yirmi beş yaşında yazdı. Ardından Peter Camenzind, Çarklar Arasında, Gertrud, Rosshalde, Demian ve diğer romanları geldi. Birinci Dünya Savaşı'nda Alman militarizmini protesto etmek için İsviçre'ye yerleşti. İkinci Dünya Savaşı'nda hem Naziler, hem de antifaşistler tarafından sert şekilde eleştirildi. Bu eleştiriler, ayrıca sorunlu aile yaşamı ve savaş esirlerine yardım konusundaki yoğun çalışmasının sonucu ağır bir bunalım geçirdi. Jung'un öğrencisi Lang ona psikanaliz tedavisi uyguladı. Lang ile dostluğu ruhbilime ve Jung'a duyduğu ilgiyi körükleyerek şiirsel iç dünyasını zenginleştirdi. İnsancıllığı, barışseverliği ve insan yaşamını irdeleyen felsefesi, Bozkırkurdu, Narziss ve Goldmund ve Siddhartha adlı romanlarında özellikle belirgindir. Boncuk Oyunu adlı romanından sonra 1946'da Nobel Edebiyat Ödülü aldı. Doğu edebiyatına ve mistisizmine düşkünlüğü, ayrıca bireysel bunalımlara çözümü Doğu felsefesinde arayışı, 1960 yıllarında canlanan Budizm ve Zen Budizm akımlarının da yardımıyla özellikle Amerikan hippi gençliği arasında en çok okunan yazarlar arasına girmesini sağladı. Eserlerinin büyük bölümü Türkçe'ye çevrildi.