İnsanlar ötelere gidemez, başka kentlerden uzanıp gelen yollar, hep bu dağların arka yamacında kesilip kalmıştır. Eğer itler bir kez tıka basa doyabilselerdi, insanları şaşırtıp, kaçacaklardı buradan...
Sırtında Emile Zola'nın 'Germinal'i vardı. Dün de 'Kerbela Vakası'nı taşımıştı. Belki de yarın, Lenin'in bir kitabını taşıyacaktı. Ya öbür gün... Bir aşk romanı... Hasan Dayı'nın sırtında, dünya edebiyatı gidiyor...
Söğüt dalıyla rahmini deşip çocuğunu toprağa akıtan yedi çocuklu gencecik bir kadın, ağlaması susmayan evladını yatıştırmak için suratına esrar dumanı üfleyen baba, oynaş tutan bacısını öldürmekten dönerken mayına basıp geberen abi, evladının kumarına para yetiştirmek için çalışan, doğum çıkınca sevinen Ebe Rabia Bacı, şark çıbanından burnu düşen bebesine kahrolan anne, ağası kendine köpek diyince memnun olan ezgin köylü, üzerine kuma getirebilmek için karısından zorla para alan insansız herif, kadın bulamıyorum diye erkek çocuğa tecavüz eden ve bunu hak gören iğrenç adam müsveddeleri... Daha neler neler...
Her bir öykü, insanın kafasına çarpan bir kaya parçası. İnsanoğlunun ne kadar çirkin bir mahluk olduğu, ancak bu kadar çabasız ve bu kadar etkili anlatılabilir. Kara Vagon'la bir korku tünelinden geçmek tecrübesi yaşamak isteyenlere tavsiyemdir. İnsanın, asıl korkulacak şey olduğunu öykü öykü öğretiyor Bekir Yıldız.
Kara VagonBekir Yıldız · Everest Yayınları · 201297 okunma
Eser 1968'de May Edebiyat Ödülü almış bir hikaye kitabı.Yazarın üslubu oldukça içten ve Doğu şivesine hakim olduğu için anlatımda yapmacıklık yok. Sadece bu yönden özgün. Ama içeriği kesinlikle sevmedim. Fazlasıyla cahillik ve cinsellilk içeriyor. Kısacası kitabı sevmedim.
Kara VagonBekir Yıldız · Everest Yayınları · 201297 okunma