Kısacası, 19. asırda biraz da aşırı ölçüde rağbet gören bazı yeni kuramlara göre kilise devletin bir kolu haline gelmeli, böylece zamanla kusursuzluğa ulaşıp sonunda devlet bünyesi içinde erimeli, yerini bilime, zamanın yeni akımlarına, uygarlığa bırakmalıymış. Eğer bunu kabul etmezse devletin belirlediği küçücük bir kabukla üstelik kontrol altına alınarak yetinmeye zorlanacaktır.