Ayrıca eski giysilerimi sever, yeni bir şey almak zorunda kaldığım zaman yadırgar, rahat edemem. Hele ensemi dalayan gömlek etiketlerine hiç dayanamam, hemen söker atarım. Yeni pabuçlar da ayaklarımı vurur.
İşte anahtar kelime bu; hayatın özü, büyük sırrı; olmazsa olmazı: unutmak. Eğer unutmak diye bir şey olmasaydı, yaşam da olmazdı. İnsan, unutmadan hayatını sürdüremez.
Herkes öleceği günü saati bilseydi, geriye sayım ne kadar zor olurdu, düşünsenize. Geçen her dakikayı bir tabut çivisi gibi algılamaz mıydık? Açıkça yanıt vermek bile insanı ürkütüyor, değil mi hele genç ölümler için.