"Ey millet! Biliniz ki Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. En doğru, en gerçek tarikat medeniyet (uygarlık) tarikatıdır. Uygarlığın emir ve isteklerini yapmak, insan olmak için yeterlidir."
12 Eylül mahkemesinin kararından çıkan sonuç şuydu:
Üsküdar müftüsü Ünal'ı "Nakşibendi" cemaatinden olduklarını söyleyen, sokakta gömlek satan işportacılar tasarlayarak öldürdü ve tetikçiyi de yine kendileri yurtdışına kaçırdı.
Diyanet imamlarının da şalvar giymelerini ilçesinde yasaklamıştı. Bu gelişmelerden kısa süre sonra, Hasan Ali Ünal yanında meslektaşı varken zincirli saldırıya uğradı.
Cemaat örgütlenmelerinin, dini kendi sopaları yapıp kullanmaların yüksek sesle karşı çıktı. Öyle ki 1971-1972 yıllarında, askerliğini yedek subay olarak yaptığı sırada, Ünal'ın makamına kravatsız gelen Diyanet personelini azarladığı dilden dile konuşulur oldu.