You can find Featured Kayı 4: Ufukların Padişahı Kanuni books, featured Kayı 4: Ufukların Padişahı Kanuni quotes and quotes, featured Kayı 4: Ufukların Padişahı Kanuni authors, featured Kayı 4: Ufukların Padişahı Kanuni reviews and reviews on 1000Kitap.
Sakın aldanma cihâna olmasın sende gurur
Ne kadar devlet bulursan kendözüni eyle mûr
Her ne denli derd iü mihnet kim gele eyle kabûl
Hic işitmedin mi kim dünya değil cây-i sürûr
Eyleme kibr ü hased merdüd olan seytana bak
Zühdüne dayanma gel gör noldu Belâm-ı Bâur
Sabr kıl kim sabr ile derler koruk helva olur
Gitmesin hergiz dilinden zikrin olsun yâ Sabûr
Çirk-i dünya ile olmuştur mülevves bu gönül
Cehd kıl tevhid ile anın yerine dola nûr
Tac ü taht ü zûr-i bâzû Muhibbi bakma gel
Hiç bilir misin ki şimdi kandedir Bahrâm-i Gûr"
(Şiirin açıklaması sayfa 182 de...)
Sayfa 181 - Kanuni Sultan Süleyman HanKitabı okudu
Ey Muhibbi sakın aldanma cihanın àlına
Şöyle tut kendüni kim şark ehlinün dârâbidur.
****
Bu dünyanın hilesine aldanmamak gerekir. Çünkü o, savaşçılar
için bir meydandr.
Bir dönem Gülhane bahçesindeki meyve ağaçlarını karıncalar sarmış ne yaptılarsa mâni olamamışlardı. Bunun üzerine Sultan
Süleyman, Şeyhülislam Ebussuud Efendi'ye karıncaların öldürülmelerinin caiz olup olmadığı konusunda şöyle bir sual sorup gönderdi.
****
Dirahti ger sarmış olsa karınca
Zarar var mi karincayı kırınca?
****
Eh Ebussuud Efendinin de Kanunîden aşağı kalacağını düşünmek hayal olurdu.
Sualin cevabı padişahın eline şu şekilde ulaştı.
Yarın Hakkın divanına varınca
Süleymandan alır hakkın karınca
Bir gün kanuni Sultan Süleyman ile şair Nev'i arasında kırgınlık hasıl olmuş ve Sultan Süleyman onu bursaya sürmüştür bir zaman sonra ise bu kıymetli şaire haber gönderirken maksadını da şairce bildirmiştir.
"Bâki bed
Bursa'ya red
Nefy-i ebed
Azm-i bülend"
Şair Nev'i den ise ustaca bir karşılık olarak;
"N'ola kim Nefy-i ebed azm-i bülend oldunsa ey bâki
Bilesin ki cihân mülkü değil Süleymân'a bâki
Şaha! Azminde isbâtı tehevvür eyledin ammâ
Buna çarh-ı felek derler, ne sen bâki ne ben bâki"
Yarin muhteşem endâmını görünce bazıları ardıç ağacına, bazıları da elif harfine benzetti. Aynı şeyi söylemek istiyorlar tabii amma, üslûp âlimde başka câhilde başka olmaktadır. Yani herkes meşrebince ifade ediyor
Cihan mülkine şah olmak gerekmez bana âlemde
Muhibbî kapuna hizmet eder kemter âbid olsun
|Bu cihan mülküne padişah olmaktansa -zira bu mülk sahtedir, seraptır- sevgilinin kapısında hizmet eden itibarsız kul olmak daha iyidir.|