Quotes

See All
Son
Geçmiş, geleceğin aynasıdır.
Sayfa 319Kitabı okudu
Kemalizm, batıya doğru yol alırken, demokratik rejimi benimser­ ken, gözü kapalı yürümek istememiştir; yoksulluk karşısında bir vam ­ pir gibi dikilen kapitalizmin korkunç görüntüsünü çok açık görmüş­tür; “Ulusu kapitalizmin tutsaklığına düşürecek olduktan sonra, siya­ sal tutsaklıktan kurtarmak neye yarar?” demiştir.
Sayfa 228Kitabı okudu
Reklam
Pek çok konuşmacılar arka arkaya kürsüye çıktılar ve tümü aynı alanda bilimsel tezler ileri sürdüler. Bir tek falso ses işitildi. Bu, 1908 meşrutiyet rejimini kuran eski İttihat ve Terakki’nin belli başlı ileri gelenlerinden Hüseyin Cahit’in teziydi. Hüseyin Cahit, Türk dili­nin düzeltimesi yolunda yapılan çalışmayı onaylamakla birlikte şu çe­kinceyi ileri sürmüştü: “Yazı dilinden yabancı sözcükleri atarak yerine Türkçe sözcükler koymak görevini hiçbir kurul üstelenemez. Çünkü sözünü dinlet­ mek olanağı yoktur. Bu iş bütünüyle kişiseldir. Daha doğrusu kişi­ sellik dışıdır. Dilin doğal gelişiminin sonucu olarak oluşacaktır. Bir Akademi, yazı ve konuşma dilinin her zaman arkasından yürür. Ye­ niliklere Akademi önayak olamaz. O, dilde, ancak düzenleyici ve ko­ruyucu bir güçtür.”
Sayfa 173Kitabı okudu
Atatürk, Samsun’da yaptığı bir konuşmada partinin gerçek nite­ liğini, şu biçimde daha iyi açıklamıştır: “Tüm ulusun yönetim sorumluluğunu taşıyan kurul, bence ül­ kü ve amaç yönünden tüm ulusu kapsayan unvanı Halk Fırkası olan toplum partisid'r. Bu partinin temel ilkesi ülkenin ve ulusun gerçek esenliğini sağlamaya çalışmaktır ve amaca ulaştıran yol birdir ve sonuç bellidir. O da Cumhuriyet’i güçlendirmek ve sağ­ lamlaştırmakla birlikte düşünsel ve toplumsal devrimde ve uy­ garlık ve yenileşme yolunda ulusun kararlılıkla ve başarıyla yü­ rümesini sağlamaya yol göstermektir. Bu belli, fakat kuşkusuz yo­ rucu ve uzun olan yolun yolcuları başlangıçtan sonuna değin bir sırada ve aynı zamanda, aynı yorgunluk ölçüsünde yürüm eyebi­ lir. Ve bu durumda görüş ve önlemleri arasında başkalık olabilir. Fakat yoldan sapmamaları, genel erekten gözlerini ayırmamaları gerekir. Bugün belli bir yolun başında bulunuyoruz. Henüz gö­ rüşleri etkileyecek ölçüde yol alınmış değildir. Görüş açıları yeter­ li ölçüde açıklık ve yerindelik kazanmalıdır. Ondan önce ayrılma düşüncesi bilinen particiliktir ki ülke ve ulusun esenlik ve güven­lik koşulları böyle bir ayrılığa yol açmaya elverişli değildir.”
Devletin ekonomik yaşama karışması yalnız sanayiye özgü olmayıp tarımı da kapsar. İktisat Bakanı Celal Bayar söylevlerinin birinde yaklaşık olarak: “Tarım ve sanayi ulusal ekonomimizin iki kanadıdır. Yukarıya doğru uçmak için her iki kanadın uyumla çarpması zorunludur. ”
Sayfa 247Kitabı okudu
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.