Kenan Evren'in Yazılmamış Anıları

Baskın Oran

Most Liked Kenan Evren'in Yazılmamış Anıları Quotes

You can find Most Liked Kenan Evren'in Yazılmamış Anıları quotes, most liked Kenan Evren'in Yazılmamış Anıları book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Cumartesi günü dincilerin Konya'da yaptıkları miting son sabırları da taşırdı. «Ata, ite, puta yuh, .. diye Atatürk heykeli önünde slogan attılar. 12 Eylül tarihini seçmekle ne kadar isabet ettiğimiz ortada.
Kara Kuvvetleri Komutanı ve en kıdemli orgeneral sıfatıyla 7 Mart günü Aslanlı. Kapıdan törenle geçerek başladığım bu şerefli görevde memleketin durumunu çok kötü görüyorum. Benzin yok, ampul yok, yağ yok, ama toplu cinayetler var. Sağ ile solun birbirini yemesi var. Birlik beraberliğin bu felaket durumunun en acı tarafı şu ki, Başbakan Ecevit gittikçe azmakta olan Kürt hareketine yeterli hassasiyeti göstermediği halde, kalkıp da kontrgerillayı lağvetmemizi isteyebiliyor. Ordudaki doğu kökenli nefer oranı yüzde 10'lardan, yüzde 20'lere doğru yükseliyor, doğuda her gün başka olay patlıyor, yılanın başını küçükken ezme kararı alacaklarına hala meseleye «anlayışla• yaklaşma lafları ediyorlar. 5 Ocak 1979 Cuma
Reklam
Harp Okulu öğrencilerine şöyle seslenir: « Evlatlarım, bu yaşlarda sakın ola ki politikaya bulaşmayın! »
Dışişlerinin etkisiyle Demirel, Yunanistan'ın askeri kanada dönmesini de şartlara bağlıyor ki, bu da kendisine müttefiklerimizin soğuk bakmasının ikinci sebebi. Başbakanın 29 Martta SEİA'yı uzatması, ayağının altında dış desteğin hızla kaymasını önleyemedi. Bizim için ise, durum bunun tam tersi cereyan etmekte. 24 Nisan 1980 Perşembe
Cumhurbaşkanı Korutürk'ün süresi bugün doldu ve yerine vekaleten Çağlayangil geçti. Geçen ayın 22'sinden beri yeni cumhurbaşkanı seçmeye çalışıyorlar. Daha çook çalışırlar. Bu parlamentodan hiçbir şey çıkmayacaktır. Böylece müdahale için gerekli ortam yavaş yavaş tamamlanmaktadır. Saltık Paşa başta olmak üzere komutanlara danıştım. Üç aydır yaptığım kolordu teftişleri ordumuzun hazır, hatta sabırsız olduğunu açıkça gösterdi. Millete gelince, artık burasına kadar gelmiş vaziyette. Bir tek, hükümetin kendi kendini yiyip bitirmesi kalıyor ki, o da cumhurbaşkanı seçimiyle, daha doğrusu seçememekle olacak. 24 Nisan 1980 Perşembe
Doğru düşündüğüm bir kere daha ortaya çıktı. Cumhurbaşkanı açık destek vermedi Kendisinin süresinin uzatılabileceğine dair verdiğim sinyali de dikkate almadı. «Demokrasi » düzeninin hala yürüyeceğine, çıkar yol bulunabileceğine inanıyor. Acaba bunda denizci olmasının mı, yoksa üniformayı çıkarınca olaylara başka bir gözle bakmasının mı, etkisi var diye düşündüm oracıkta. 3 Ocak 1980 Perşembe
Reklam
Ya Cumhurbaşkanı hepimizi emekli ederse? Cumhurbaşkanı reddeder, bizi yalnız bırakır, Meclisi olağanüstü toplantıya çağırıp hepimizi emekliye sevk etmeye kalkarsa ne olacak? Kendisi de asker olduğu için böyle bir ihtimal olduğunu hiç sanmıyorum. Gene de, kendisinin denizci olduğunu hesaba katmalı. Savaşta hücum en kötü ihtimale göre hesaplanır. Böyle bir durumda Genelkurmaydaki sayısız planlardan biri hemen uygulamaya girer, vesselam. 27 Aralık 1979 Perşembe
Ordunun tansiyonunu kontrolde tutmak gittikçe güçleşiyor. Bir yandan alt kademelerin huzursuzluğu, bir yandan komutanların sabırsızlığı. Ekonomik durum bir yana, ODTÜ'de öğrencilerin· İstiklal Marşına ayağa kalkmamaları, marş bittikten sonra kalkıp Enternasyonal marşını söylemeleri gibi olaylar karşısında hiç olmazsa yaklaşan ara seçimlere kadar sakin olmaları ve bizim müdahaleyi düşündüğümüzü bilip sabırla beklemeleri açısından, zafer haftasından yararlanarak bir mesaj yayımladım. Şöyle söyledim: «Siz, onların hepsini bir anda yok edebilecek güçtesiniz!» 29 Ekim 1979 Pazartesi
Memlekette durum iç açıcı değildir. Nitekim, Erbakan denilen zat gemi azıya almış gitmektedir. Batı ülkelerine her ziyaretimde, «Bu adam ne zaman gidecek? » diye soruyorlar. Genç subaylar arasında darbe söylentileri sıklaştı. Orduda disiplin kalmadı. Ambargo yüzünden elimizde hurdalarla iş görüyoruz. Özellikle şurası unutulmamalıdır ki, bir yandan Erbakan'a, bir yandan da o 9 Eylül günü Cumhuriyet Meydanında önümden geçenlerin attıkları sloganlara son vermenin artık zamanı gelmiştir. 20 Eylül 1978 Çarşamba
İnsanı üzen, mesleğin en yüksek noktasına varamamak değil, bu kadar olmayacak olmayacak diye düşünüp de bu noktaya kadar gelebildikten sonra kaçırmak 9 Eylül 1976 Perşembe
48 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.