Ne güzel gelişiyor kentler. Koca koca binalar yapılıyor. Asansörleri de var. On kata çoktan vardılar ve belki yirmi olarak. Ne güzel gelişiyor kentler. Bir de uydu kentler var. Nedense reklamlarında hep beyaz kadınlar kullanılır. Kucaklarında beyaz çocuklar taşıyan, beyaz kadınlar. Muhtemelen reklam filmi sonrası gerçek annelerine devredilen “aman ne sevimliymiş çocukları.”
Merkez her zaman trafik sorunu yaşar. Kent ve sakinleri kent çevrelerine kaçmaya başladığında bu merkez büyür ve ne kadar kaçsanız da trafik peşinizden gelir. "İnsanlar kenti terk etmelidir." sözü bunun için güzel bir sözdür ki hele bunu söyleyen Henry Ford yani otomobil sanayicisi olunca daha da çarpıcıdır.
Sayfa 171 - Ekoloji ve Kent Tartışmaları 6Kitabı okudu
Artık 2-3 yıl yaşayabilecek bir ağaç bile dikilmiyor. Otoban kenarlarına, duble yol ortalarına dikilmiş ağaçlar, gaz odalarına konmuş saksılardan başka bir şey değildir.
Geçen yüzyılda göçmenler yaşamlarının sadece %8'ini, köylüler sadece ve sadece %5'ini yola harcamaktadır. Biz modern insanlar ise yaşamlarımızın %20'sini yola yani ulaşıma feda etmek zorundayız. Yani Allah uzun ömür versin 80 yaşına kadar yaşarsanız bunun 20 yılını minibüs sıralarında, otobüs koltuklarında ya da 250 kilometre hız göstergesi olan lüks bir arabada trafikte ve kırmızı ışıklarda geçirmiş olacaksınız...
Sayfa 170 - Ekoloji ve Kent Tartışmaları 6Kitabı okudu