Kirpi Edebiyat ve Düşün Dergisi'nin Cahide Sonku'yu konuk eden 12. sayısıyla karşınızdayım. Şiirlere ve hikâyelere aşık olanlar bu seçki tam size göre...
Kahvemi yudumlarken sayfaları çevirmek kesinlikle büyük bir haz verdi. Hatta bu sayının benim için unutulmaz olduğunu söyleyebilirim. Çünkü beraber sadece kahve keyfi yapmadık. Kar yağarken yoldaşım oldu. Soğuk içimi ürpertemedi. Çünkü bu seçki içimi ısıttı. Tabi bunda battaniyenin rolü de büyük olabilir Yetmedi, yağmura da denk geldik. Yağmur damlaları pencereye vururken, sayfalar arasında Cahide Sonku'nun hayatını izliyordum. Ölümünün üzerinden uzun yıllar geçmesine rağmen hikâyesi hâlâ etkileyiciydi. Ne kadar ismini Türk sinemasından hatırlasam da hayatı ile ilgili detaylı bilgim olmadığını fark ettim. Seçkide yer alan yazarlarla hasbihal ederken hakkında çok şey öğrendim. Sonrasında okumaya ara verip tarihe damgasını vuran bu güzel kadın hakkında biraz araştırma yaptım. Derken birden bire güneş açtı. Yine sayfalar arasında kaybolmaya devam ettim. Yani değişen hava koşullarına rağmen derginin doyuruculuğu ve etkisi baki kaldı. Zaten içeriği oldukça zengindi.
Hatice Dökmen ile hayat ve edebiyat üzerine yapılan kısa söyleyişi de beni çok etkiledi. Çünkü yazarımızın tüm kitaplarını okuyan biriyim. Yazdığı her karakterin yeri ayrı ama Yıldız benim için unutulmazdır. Âdemelması kitabını okuyanlar zaten karakteri hatırlamıştır. O yüzden yazarımızın "Her kadının içinde biraz Havva, biraz Lilith vardır." sözüne sonuna kadar katılıyorum.